Kısa cevap Duygu değişikliği nedeniyle.
Bukalemun adı Yunanca’da ‘yerdeki aslan’ anlamına geliyor. En küçük türleri 25 milimetre uzunluğundaki Brookesia Minima, en büyükleri ise 610 milimetreden uzun olabilen Chaemaeleo Parsonni’dir. Duyma yetileri olmadığı için, evrimsel süreçte göz yapılarını geliştirerek birbirinden farklı yönlere odaklayabilme kabiliyetine kavuştukları düşünülüyor.
Sanılanın aksine, bukalemunlar bulundukları ortama uyum sağlamak veya kamufle olmak için renk değiştirmezler. Bunun asıl sebebi duygusal değişimleridir. O esnada bir kamuflaj etkisi oluşuyorsa bile, bu durum tamamen bir tesadüftür. Bukalemunlar genelde bir tehlike karşısında korktuklarında, kavgada zafer kazandıklarında ya da çiftleşebilecekleri başka bir bukalemuna rastladıklarında renklerini değiştiriyorlar. Fakat bunun dışında ortam ısısındaki ani değişimler de bukalemunları etkileyebiliyor. Genelde ansızın ortaya çıkan durumlara tepki veriyorlar. Bukalemunların derisi kromatafor adlı özel hücrelerden oluşan katmanları içeriyor. Her biri farklı renk pigmentlerine sahip katmanlar arasındaki dengenin değişmesi, derinin farklı ışık türlerini yansıtmasına sebep oluyor. Fakat bu heyecanlı yapılarına rağmen çok az besin tüketip, saatlerce hareketsiz kalabiliyorlar.