Duyuları, algılayıcılar ile eski haline getirmek.
İşte FlatScope, bilim insanlarının bir gün duyusal bilgiyi doğrudan beyninize göndermesini umduğu yenilikçi bir implant. Hem de görmeyi veya duymayı eski haline getirmek için, gözleri veya kulakları onarma ihtiyacına gerek olmadan.
Sadece bu da değil, FlatScope’un ardındaki takım, bunun beyin faaliyetini şu an mümkün olduğundan çok daha detaylı bir şekilde yakalama potansiyeli olduğunu, belki de tamamlandığı zaman itibariyle korteksteki (gri maddemiz) birkaç milyon nöronu izleyip uyarabileceğini söylüyor.
Rice Üniversitesi’ndeki araştırmacılar için uzun vadeli hedeflerden bir tanesi de, beyni yeterince derin bir seviyede taramayı başararak, duyusal girdilerin temellerini anlamak; üstelik bu, en sonunda o duyusal girdilerin nasıl kontrol edileceğini öğrenmede anahtar bir öneme sahip.
Takım üyesi Jacob Robinson şöyle söylüyor: “İlham, yarıiletken üretimindeki gelişmelerden çıktı. Cebinizdeki telefon için bir çip içinde milyarlarca öğeye sahip son derece yoğun işlemciler oluşturabiliyoruz. Peki bu gelişmeleri neden sinirsel arayüzlere uygulamayalım?”
Araştırmacılar, FlatScope’u DARPA savunma dairesi ile ortaklaşa şekilde ve Sinirsel Mühendislik Sistem Tasarımı (NES) programının parçası olarak geliştiriyor ve beyin ile dijital dünya arasındaki iletişimi mümkün hale getiren tamamen işlevsel, nakledilebilir bir sistem geliştirmeyi amaçlıyorlar.
DARPA şöyle söylüyor: “Bu gibi bir arayüz, beyindeki nöronların kullandığı elektrokimyasal sinyal gönderimini, bilişim teknolojisinin dilini oluşturan birlere ve sıfırlara dönüştürecek ve bunu, şu an mümkün olduğundan çok daha büyük bir ölçekte yapacak.”
En sonunda bu, kısmen gören veya kör olan insanların, gömleklerine iliştirilmiş bir kamera aracılığıyla dünyayı görmelerine olanak sağlayacak, ancak önümüzde hâlâ uzun bir yol var.
Şu anda takımın sahip olduğu tüm şey, beynin üstünde duran ve korteksteki sinirlerden gelen optik sinyalleri tespit eden bir ilk örnek.
Araştırmacılara göre FlatScope hazır olduğu zaman, bugün en iyi beyin izleme sistemlerinin sahip olduğu 16 elektrot yerine binlercesiyle başa çıkabilir.
Biyoışınım uzmanlarıyla birlikte çalışarak, nöronların tetiklendikleri zaman foton yaymalarının ve bu sayede beynin iç işleyişleri hakkında daha fazla şey ortaya çıkaran bir ışık oluşturmanın yollarını çözmeye çalışıyorlar.
Takım ayrıca FlatCam ile yaptıkları çalışmanın üzerine ekleme yapıyor. FlatCam, bir implantta kullanılabilen, süper ince, düşük güçlü bir kamera algılayıcısı.
Bir diğer zorluk ise, beyinden gelen veriyi işleyebilen algoritmaları oluşturmak ve geri gönderilen 3 boyutlu ışık haritaları ile sinirsel faaliyetleri anlamlı hale getirmek.
Ayrıca bilim insanlarının tüm bu ikincil derece engellerin üstesinden geldikten sonra, cihazın tamamına nasıl güç sağlanacağını ve cihazın veriyi nasıl kablosuz olarak iletip alacağını çözmeleri gerekecek.
Yapılması gereken kesinlikle pek çok şey var. Takım, önümüzdeki dört yıl için sermaye elde etti. Fakat bu arayüz mükemmel hale getirilebilirse, o zaman zarar görmüş insan duyuları, dijital eşdeğerleri ile değiştirilebilecek. Ya öyle olacak, ya da şimdiye kadarki en sürükleyici sanal gerçeklik dünyasını oluşturabileceğiz.
Projenin gelecek birkaç yıl içinde nasıl geliştiğini görmek için sabırsızlanıyoruz. Rice Üniversitesi Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü aracılığıyla gelişmelerden haberdar olabilirsiniz.
ScienceAlert
