İlginç.
En eski klişelerden biridir şu: Gözlük takan insanlar, gözlük takmayan insanlardan her nedense daha zekidirler. Bu iddia gülünç, asılsız ve (ortaya çıktığına göre) aslında doğrudur.
Zekanın genetik temellerinin araştırıldığı ve şimdiye kadar bu konuda yapılan en büyük çalışmada, gözlük (veya kontakt lens) takmak ile algısal işlev arasında bir bağlantı bulunduğu öne sürüldü. Zeki insanların gözlük takıyor olması, neredeyse yüzde 30 daha muhtemel.
İngiltere’deki Edinburgh Üniversitesinde çalışan genetik istatistikçisi Gail Davies şöyle söylüyor: “Algı işlevi konusunda yapılan en büyük genetik araştırma olan bu çalışma, düşünme becerilerinin kalıtımına katkıda bulunan pek çok genetik farklılığı ortaya çıkardı”
“Sağlık ve beyin yapısı üzerinde paylaşımlı genetik etkilerin keşfedilmesi, bu farklılıkların düşünme becerilerinde ömür boyu etki gösterdiği mekanizmaları keşfetme açısından bir temel sunuyor.”
Gözlük takan insanların daha zeki olduğunu söyleyen eski klişeler, temelsiz bir varsayıma dayanıyordu. Bu varsayıma göre, fazla miktarda okuyan (ve bunun sonucunda öğrenen) inek tiplerin gözleri zorlanıyor ve bu yüzden optik yardıma ihtiyaçları oluyordu. Ancak yeni veriler, bu kadar basit bir sebep ve sonuç ilişkisinin olmadığını öne sürüyor.
Davies ve takımı, mevcut genom veritabanlarındaki 300.000’den fazla bireyin genetik bilgisini taradı. Veritabanlarında, katılımcıların DNA analizi için gönderdiği örnekler, doldurdukları anketler ve genel algı yeteneklerinin ölçülmesi amacıyla çözdükleri testler yer alıyordu.
Araştırmacılar genetik verileri çözümlediklerinde, genel algı işlevi ile ilişkili durumda ve genom çapında olan 148 bölge keşfettiler. Bunlar arasında, daha önce zeka ile ilişkilendirilmeyen 58 genom bölgesi bulunuyordu.
Ayrıca tepki süresiyle ilişkili durumda ve genom çapında olan 42 tane lokus buldular. Bunların 40 tanesi ilk defa keşfediliyordu.
Çalışmadaki üç toplulukta yer alan katılımcıların tamamı Avrupa kökenliydi ve yaşları 16 ile 102 arasında değişiyordu. Bu grubun içinde yüksek zeka sergileyenlerin gözlüğe veya kontakt lense ihtiyaç duyma olasılığı yüzde 28 daha fazlaydı ve miyop olmaları yüzde 32 daha muhtemeldi.
Verilerde bir miktar başka sağlık etmeni de ortaya çıktı. Zeki insanların gözlük takma olasılıklarının daha yüksek olmasına ek olarak; yüksek tansiyon, kalp krizi, faranjit, akciğer kanseri veya kireçlenme yaşama ihtimalleri de önemli oranda daha düşüktü.
Ayrıca bu kişilerin majör depresif rahatsızlık yaşama ihtimali yüzde 30 daha düşüktü ve daha uzun yaşama ihtimalleri de yüzde 17 daha fazlaydı.
Araştırmadaki sınırlamalardan biri, bütün verilerin Avrupa kökenli bireylerden geliyor olması. Yani bu bilgileri kullanarak, genetik arkaplanları farklı olan insanlarda tahmin yapamayız.
Ancak, toplanan kalabalığın sahip olduğu şaşırtıcı boyut, bilim insanlarına buradan bir şeyler öğrenebilecekleri bir bilgi hazinesi sunuyor. Çünkü genom çapındaki bu çözümlemeler kapsam bakımından giderek daha büyük hale geldikçe, insanları zeki yapan şeyin ne olduğunu doğru şekilde anlama konusunda bize daha iyi bir şans sunuyorlar.
Araştırmacılardan biri olan algısal epidemiyoloji uzmanı Ian Deary şöyle söylüyor: “On yıldan kısa bir süre önce, yaklaşık 3.000 katılımcıyla birlikte zeka ile ilişkili olan genleri arıyorduk ve neredeyse hiçbir şey bulamamıştık”
“Şimdi bu katılımcı sayısının 100 katı ve birlikte çalışan 200’den fazla bilim insanıyla beraber, insanların ne kadar zeki olduğuyla ilişkili olan neredeyse 150 genetik bölge keşfettik.”
Bulgular Nature Communications bülteninde sunuldu.
ScienceAlert
Ayrıca, ne kadar iyi görürseniz kavrama yeteneğiniz o kadar iyi gelişir, bence!