ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), enfeksiyon olasılığını azaltmak için; kapı kolları, lavabolar ve tuvaletler gibi sık dokunduğunuz yüzeylerin temizlenmesini öneriyor.
Fakat bir yüzeyi temizlemek demek, onu dezenfekte etmek anlamına gelmiyor. Temizleme işlemi, bir yüzeyin su ve sabunla ovalanmasını kapsarken; dezenfekte etmek ise, mikropların kimyasal maddeyle öldürülmesi anlamını taşıyor.
Profesyonel temizlik hizmeti Steri-Clean CEO’su Cory Chalmers, “En önemli adım, temizleme adımıdır” diyor.
Chalmers’in takımı, bulaşıcı hastalıklarla kirlenmiş bölgeler için biyolojik tehlike temizliğinde uzmanlaşmış. Takım kendini, geçen ay boyunca neredeyse tamamen yeni koronavirüsün bulaştığı yerleri ovalamaya adamış. Bu yerler arasında evler, yolcu gemileri, bürolar, fabrikalar ve fast food restoranları bulunuyor.
“Birçok insan, bir yüzeye sprey sıkıyor ve sonra onu hemen siliyor” diyor Chalmers. “Fakat dezenfektanın görevini yapmasına izin vermiyorsunuz.”
Bunun sebebi, kirli yüzeylerin, dezenfektanlara direnç gösteren ve biyofilm adı verilen mikrop kümeleriyle kaplı olması. Bir kimyasalın, geçmeyen virüs ya da bakterileri etkili şekilde öldürebilmesi için, bu mikropların ortadan kaldırılması gerekiyor.
Chalmers’a göre temizlik işlemindeki ilk adım, bir gazete parçası ya da kağıt havluya sabun koymak ve sonra havluyu dörde katlamak olmalı. Havlu, biyolojik tabakayı yüzeyden kaldıracak ve böylece geriye sadece artık mikroplar kalacak.
Ufak bir yüzeyi (0.2 metrekare) sildikten sonra, havluyu çevirip diğer tarafını kullanın. Ardından ters yüz edip, geri kalan dörtte birlik bölümleri kullanın.
“İnsanlar bazen evdeki bütün yüzeyleri aynı gazete parçasıyla temizliyor. Bunun faydası olmaz çünkü o zaman mikropları başka yerlere yayıyorlar” diyor Chalmers. “Kullandığınız havlu veya gazete parçası mikropla dolduğunda, artık daha fazlasını çekmeyecektir.”
Yüzey temizlendikten sonra, bir dezenfektan sprey uygulayabilir ya da silebilirsiniz.
Chalmers, her dezenfektan şişesinin arkasında bir “bekletme süresi” yazdığını söylüyor. Bu süre, mikropları öldürmeden önce dezenfektanın yüzeyde ne kadar durması gerektiğini belirtiyor. Bazı dezenfektanlar için 10 dakika gerekirken, bazılarında sadece 30 saniye civarı yeterli oluyor.
Virüs, cam gibi belli yüzeylerde daha uzun yaşıyor
Yüzeyin çeşidine bağlı olarak, koronavirüsü ölüme terk etmek de mümkün. Hong Kong Üniversitesi’nde yapılan araştırma, yeni koronavirüsün baskı kağıdında ve pelür kağıtta üç saate kadar yaşayabildiğini; fakat kumaşta iki gün yaşadığını öne sürüyor.
Virüs, cam ve kağıt para üzerinde çok daha uzun süre; yaklaşık 4 gün yaşama eğilimi gösteriyor. Bakır üzerinde 4 saat yaşayan virüs, kartonlarda 24 saat sonra yok oluyor. Virüs tahtada 2 gün, paslanmaz çelikte 2-3 gün, polipropilen plastikte 3 gün ve ameliyat maskesinin dış yüzeyinde 7 gün yaşıyor. Fakat virüsün ömrü, sıcaklık ve nem oranına da bağlı.
Hong Kong’daki araştırmacılar, koronavirüsün 4 Celsius derecedeki bir test tüpü içerisinde iki haftaya kadar dayandığını; fakat 37 Celsius derecede sadece bir gün dayandığını bulmuşlar. Pekin’de araştırma yapan bir grup bilim insanı da, yüksek sıcaklık ve yüksek nemin, virüsün bulaşmasını azaltabildiğini belirlemiş.
Halen daha fazla araştırma yapılması gerektiğinden, Chalmers; temizlemenin ve dezenfekte etmenin, virüsün ölmesini beklemekten daha güvenli bir yöntem olduğunu söylüyor.
“Bunun gibi yeni bir soyla uğraşırken, tüm soruların cevabını bilmiyoruz. Bir binayı, bir büroyu ya da bir odayı kapatmak o virüsü öldürür mü? Bence bunu bilecek kadar fiili bilgimiz yok” diyor.
Bu yüzden, nesneleri silerken veya bunu yapması için bir hizmet çağırırken de daha dikkatli olunmasını öneriyor.
“Uzman olduklarını ve evinizi dezenfekte edeceklerini söyleyen pek çok şirket var. Onlara bunu nasıl yaptıklarını sorun. Hangi işlemleri yapıyorlar? İlk önce temizliyor, sonra dezenfektan mı uyguluyorlar? Test ediyorlar mı? Eğer bunların üçünü de yapıyorlarsa, o zaman güvende olmanız lazım.”
Yazar: Aria Bendix/Business Insider. Çeviren: Ozan Zaloğlu.