İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra pek çok roket denemesi yapıldı. Çeşitli askeri programlarda uzun mesafelere erişmek hedefleniyordu. Fakat bu hedefe ulaşmak için, roketin menzil boyunca ve arada engel olmadan takip edilmesi gerekiyordu. Roket mühendisleri, bir şeylerin ters gitmesi durumunda roketlerin uygun şekilde; tercihen okyanusa düşmesini de istemişlerdi. ABD’nin Florida eyaletinde bulunan Canaveral Burnu, büyük bir avantaja sahipti. Hem diğer bölgelere kıyasla ekvatora nispeten daha yakındı, hem de Doğu Kıyısı’nda bulunuyordu.
Doğu Kıyısı uygun bir yerdi çünkü Dünya yüzeyinden çıkan ve doğuya doğru giden roketler, Dünya’nın batıdan doğuya doğru dönüşünden faydalanacaktı. Batı Kıyısı’ndan gönderilen roketler ya fazla insan bulunan yerlerin üzerinden geçecek, ya da dönüş yönünün tersine doğru fırlatılacaktı. Kennedy Uzay Merkezi Uygulamalı Fizik Bölümü başkanı Stan Starr, “Dünya yüzeyindeki nesneler halihazırda çok hızlı biçimde doğuya gidiyor” diyor. Ayrıca, dönüş hızı ekvatorda en yüksek ve kutuplarda en yavaş olduğundan; Canaveral Burnu’nun güneydeki konumu, 1,471 km/saatlik fazladan bir hız sağlıyor. (Live Science)