Yaralanmış veya sersemlemiş bir kuşu emniyete almak için özel becerilere ihtiyacınız yok.
Fırtınanın ertesi sabahı kalkıyorsunuz ve hava soğuk, Güneş parıldıyor ve pencerenin dışında yatan ölü bir kuş var.
Daha yakından baktığınızda, kuş hâlâ nefes alıyor ve hafifçe kıpırdıyor. Fakat acilen yardıma ihtiyacı var. Ne yaparsınız?
Doğal yaşam rehabilitasyonunda deneyimli değilseniz, muhtemelen yaralı bir kuşu teşhis edemezsiniz. Fakat bu durum, kuşu emniyete alamayacağınız anlamına gelmiyor. Kıdemli koruma biyoloğu Kaitlyn Parkins’in açıkladığına göre küçük bir kuş için yapmanız gereken tüm şey, onu vücudunun etrafından nazikçe tutmak, yumuşak bir kese kağıdına koymak ve üzerine basmayacakları ya da evcil hayvanların saldırmayacağı bir yere yerleştirmek. (Kutu kullanmayın çünkü kuş kanat çırpmaya çalışırsa, kanatları sert kısımlara çarpabilir ve yaralanabilir.) Ardından, etrafında olanlardan dolayı fazla strese girmeyeceği karanlık bir yere koyun. Her türün farklı bir beslenme düzeni olduğundan, kuşu tohumlarla veya daha kötüsü, ekmek ile beslemeye çalışmayın.
Eğer torbada bir takım hareket sesleri duymaya başlarsanız, kuş girdiği şoku atlatmış ve artık gitmeye hazırdır. Onu ağaçla dolu bir bölgeye, mümkünse trafikten uzağa götürün ve torbayı zemine doğru eğerek, hayvanın uçup gitmesini sağlayın. Eğer kendi isteğiyle çıkmıyorsa veya kanatlarını kullanmakta sorun yaşıyorsa, daha ciddi bir yaralanma geçirmiş olabilir. Bu durumda, bölgede kuşlara bakan bir veteriner hekim bulun ya da yerel hayvan kontrol kuruluşuyla temasa geçin.
Derinize gagasını veya pençesini batırmaya çalışabilecek şahin ya da ağaçkakan gibi daha büyük kuşlar için, doğrudan bir uzman çağırın. Eğer hızlı şekilde gelemezlerse, hayvanın kafasına bir havlu atıp onu sakinleştirin: Etrafı görmesi engellendiğinde, debelenmeyi bırakması gerekir. Ardından, kuşu gövdesinden tutun (yine kanatlarından veya bacaklarından tutmayın) ve bir kutuya ya da evcil hayvan taşıma çantasına koyun. Havluyu yanlara doğru kıvırarak, kuşun karton ya da plastiğe sert şekilde çarpmasını önleyin. ABD’nin Alabama eyaletinin Auburn şehrinde yer alan Güneydoğu Yırtıcı Kuş Merkezi’ne ait bu video, işlemleri adım adım gösteriyor; fakat içi doldurulmuş bir baykuş ile.
Kuş hastanız artık güvende olduğundan, biraz mola verip kuşun kendini nasıl yerde bulduğunu anlamaya çalışın. Her sonbahar ve ilkbaharda yüzlerce milyon kuş, kışlık veya yazlık evlerine ulaşmak için göç ediyor. Bu yolculuk onları tüketiyor ve sık sık şehirlerde ya da banliyölerde gecelemek zorunda kalıyorlar; özellikle de hava durumunda yağmur veya sert rüzgarlar varsa.
Maalesef her zaman, ertesi sabah yeniden gökyüzüne ulaşamıyorlar. Parlak ışıklar ve cam pencereler, pek çok göçmen kuşun kafasını karıştırıyor ve bu kuşlar sonunda uzun binalara, spor stadyumlarına, yurt binalarına ve insanların evlerine çarpıyorlar. Anna sinekkuşları ve kahverengi tırmaşık kuşları gibi daha ufak boyutlu bazı türler ise bu çarpışma sırasında ölebiliyor. Diğerleri geçici olarak afallayabiliyor, bir uzvunu kırabiliyor veya kalıcı beyin hasarı geçirebiliyorlar.
Camlara çarpmak göç sırasında karşılaşılan yaygın bir durum olsa da, yıl boyunca meydana gelebiliyor; bu yüzden dikkat edin. Eğer eviniz, büronuz ya da okulunuzdaki belirli pencerelerin dışında birçok ölmüş veya yaralanmış kuş olduğunu fark ederseniz, belki de mimari bir güncelleme yapmanın zamanı gelmiştir. Aralıklı şekilde etiket veya mat bantlar yapıştırabilir ya da kuşların görebildiği ama insanların göremediği morötesi desenlerle kaplı pencere camları alabilirsiniz. Ayrıca, kurtaramadığınız tüylü yolcular içinse bölgenizde bulunan bir müzeyi ya da üniversiteyi arayıp, ölüme sebep olan sorunu daha iyi anlamak amacıyla veri veya numune toplayıp toplamadıklarına bakın.
Yazar: Purbita Saha/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.