Telefonunuzun şarjı bitmeye başladığında onu hayatta tutabilmek için alışveriş merkezleri veya kafeler arayacağınıza, tek ihtiyacınız olan şeyin güneş ışığı olmasını ister miydiniz? Bir MIT girişimi bu konuyu ele almış ve telefonun dış yüzeyini şeffaf bir kaplamayla güneş paneline çevirmeyi başarmış.
Genellikle güneş panelleri, güneş ışınlarından gelen fotonları emer ve bunu elektriğe çevirirler. Bu işlemi gerçekleştiren paneller ise genelde koyu renktedirler çünkü bir malzeme ne kadar koyu olursa daha çok ışık emer. Şeffaf bir panel fikri ise çoğu zaman söz konusu dahi edilmez zira şeffaf olmalarından mütevellit gözle görülür ışığı emme kabiliyetine sahip değildirler. Işık öylece içlerinden geçer gider.
MIT’den çıkan bir şirket olan Ubiquitous Energy isimli firma organik moleküllerden oluşan bir kaplama geliştirmiş durumda ve bu kaplama Güneş’ten gelen ultraviyole ve kızılötesi ışınları emebiliyor. Emilen ışığın rengi insanın görme yetisinin dışında kaldığından ötürü de kaplama şeffaf görünüyor. Malzeme aynı zamanda yarı iletken olarak da işlev görüyor. Fotonlar yüzeye çarptıklarında elektronlar harekete geçiyor ve bu şekilde cihazın ihtiyacı olan gücü üretmek için gereken elektriksel akım ortaya çıkıyor.
Şirketin kurucusu Miles Barr, “Kaplamayı istediğiniz herhangi bir şeyin üstüne koyabilir ve bu sayede bir elektrik kaynağı elde edebilirsiniz.” diyor. Akıllı saatler, akıllı telefonlar, pencereler ve hatta arabalar da buna dahil. Teknoloji olgunluştuğunda ise panellerin güneş ışığını %10 verimlilikle enerjiye çevirebileceğini ifade ediyor Barr. Bu da sektördeki panellerin verimlilik ortalamasının 3’te 2’sinin yakalanabileceği anlamına geliyor. Hem kim sahilde daha fazla zaman geçirmek için bir bahane istemez ki?