Doğruymuş: Stres Saçları Beyazlatıyor Fakat Durum Tersine Çevrilebiliyor

1
Fotoğraf: Ekaterina79/iStock

Efsaneye göre Marie Antoinette’in saçları, 1791 yılında idam edilmeden önceki gece beyazlamış.

Bu efsane doğru olmasa da (saç kökünden çıkmış saçların rengi değişmiyor) Columbia Üniversitesi Vagelos Hekim ve Cerrahlar Fakültesi’nde yürütülen yeni bir çalışma, psikolojik stresin insanlardaki saç beyazlamasına bağlandığı niceliksel bulguları sunan ilk araştırma niteliğinde.

Stresin beyazlamayı hızlandırabileceği kulağa mantıklı gelse de, araştırmacılar şaşırtıcı bir şey keşfetmiş ve stres giderildiği zaman saç renginin geri getirilebildiğini ortaya çıkarmış. Söz konusu bulgu, yakın zaman önce farelerde yapılan ve stresin sebep olduğu beyaz saçların kalıcı olduğunu öne süren çalışmanın aksini gösteriyor.

Columbia Üniversitesi Vagelos Hekim ve Cerrahlar Fakültesi’nde yardımcı davranışsal tıp profesörü olan eş yazar Martin Picard’ın aktardığına göre bulgular, stresin saç rengi üzerindeki etkilerine yönelik asırlık söylentileri onaylamaktan daha büyük bir önem taşıyor. Çalışma dün eLife bülteninde yayımlandı.

“‘Yaşlı’ beyaz saçların ‘genç’ pigmentli hallerine dönmesine olanak sağlayan işleyişlerin anlaşılması, genel olarak insanlardaki yaşlanmanın dövülgenliği ve stresten nasıl etkilendiği bakımından yeni ipuçları sunabilir” diyor Picard.

“Elde ettiğimiz veriler, insan yaşlanmasının doğrusal ve sabit bir biyolojik süreç olmadığını; en azından kısmen durdurulabileceğini ve hatta geçici olarak tersine çevrilebileceğini gösteren kanıtlara yenilerini ekliyor.”

Yaşlanma araştırmalarında bir güzergah olarak saç çalışması

“Tıpkı bir ağaç tomruğundaki halkaların ağacın yaşamındaki geçmiş yıllara ait bilgiler barındırması gibi, bizim saçımız da biyolojik tarihimiz hakkında bilgiler içeriyor” diyor Picard. “Saçlar cilt altında halen bezcik iken, stres hormonlarının ve zihnimiz ile vücudumuzda meydana gelen diğer şeylerin etkisine maruz kalıyorlar. Saçlar büyüyüp kafa derisinden çıktığında sertleşiyor ve maruz kalınan şeyleri kalıcı olarak kristalleştirerek sabit bir biçime dönüştürüyorlar.”

İnsanlar psikolojik stresin saç beyazlamasını hızlandırabileceğine uzun bir süredir inanmış olsa da, bilim insanları bu bağlantı üzerine tartışmalar yürütmüştü çünkü stres dönemleriyle saç pigmentlenmesini tekil bezcik seviyesinde hassas şekilde ilişkilendiren yöntemler bulunmuyordu.

Saçların bölünerek saç pigmentlenmesinin belgelenmesi

Picard’ın laboratuvarında çalışan ve araştırmanın birinci yazarı olan Ayelet Rosenberg, insan saçlarını ince dilimlere ayırıp bunların yüksek çözünürlüklü görüntülerini yakalamayı sağlayan yeni bir yöntem geliştirmiş. Bu sayede, söz konusu dilimlerin her birinde ne derece pigment kaybı (beyazlaşma) olduğunu belirlemiş. Bir milimetrenin yaklaşık 20’de biri boyutunda olan bu dilimler, saçın bir saatlik büyümesini temsil ediyor.

“Eğer bir saça çıplak gözle bakarsanız, önemli bir geçiş olmadığı müddetçe baştan sona aynı renkmiş gibi görünür” diyor Picard. “Yüksek çözünürlüklü bir tarayıcı altında ise renkte ufak, hafif değişimler meydana geldiğini görüyorsunuz. Biz de bunu ölçüyoruz.”

Araştırmacılar, 14 gönüllüden alınan saçları tek tek çözümlemişler. Sonuçlar, her bir gönüllünün tuttuğu stres günlüğüyle karşılaştırılmış. Söz konusu günlükte, bireylerden takvimlerini gözden geçirmeleri ve her haftanın stres seviyesini değerlendirmeleri istenmiş.

Araştırmacılar, bazı beyaz saçların asıl renklerini doğal şekilde yeniden kazandığını hemen fark etmişler. Picard, bunun daha önce hiç nicel olarak belgelenmediğini söylüyor.

Makalenin ikinci yazarı ve Picard’ın laboratuvarında öğrenci olan Shannon Rausser saçları stres günlükleriyle hizaladığında, stres ve saç beyazlaması arasında çarpıcı bağlantılar ortaya çıkmış. Hatta bazı durumlarda, stresin ortadan kalkmasıyla birlikte beyazlamanın da kaybolduğu görülmüş.

“Tatile giden birisi vardı ve o kişinin kafasındaki beş saç, tatil sırasında yeniden koyulaşmıştı” diyor Picard.

Suçlu, zihin-mitokondri bağlantısı

Stresin saçı nasıl beyazlattığını daha iyi anlamak isteyen araştırmacılar, saçlardaki yüzlerce proteinin seviyesini ve protein seviyelerinin her bir saç uzunluğu boyunca nasıl değiştiğini de ölçmüş.

Saç rengi değiştiğinde, 300 proteinde değişim meydana gelmiş. Araştırmacıların geliştirdiği matematiksel bir model ise stres sebebiyle mitokondride ortaya çıkan değişimlerin, stresin saçı nasıl beyazlattığını açıklayabileceğini akla getiriyor.

“Mitokondrinin, hücrenin enerji enerji santrali olduğunu sık sık duyarız fakat kendisinin oynadığı başka roller de var” diyor Picard. “Mitokondri, aslında hücrenin içerisinde bir dizi farklı sinyale cevap veren küçük antenler gibi; bu sinyallere psikolojik stres de dahil.”

Stres ve saç rengi arasındaki bu mitokondri bağlantısı, yakın zaman önce fareler üzerinde yürütülen bir çalışmada keşfedilenlerden farklılık gösteriyor. Bahsedilen çalışmada stresin yol açtığı beyazlamanın, saç bezciğindeki kök hücrelerin geri döndürülemez şekilde kaybolmasından kaynaklandığı bulunmuş.

Miami Üniversitesi Miller Tıp Fakültesi’nde cildiye profesörü olan eş yazar Ralf Paus şöyle aktarıyor: “Bizim verilerimiz, beyazlaşmanın insanlarda tersine çevrilebildiğini ve farklı bir işleyiş bulunduğunu gösteriyor. Farelerin saç kökü biyolojisi çok farklı. Bu durum, farelerde elde edilen bulguların insanlara pek iyi tercüme edilmediği örneklerden biri olabilir.”

Saçın yeniden pigmentlenmesi her yaşta mümkün değil

Hayatınızdaki stresi azaltmak güzel bir hedef ancak bu durum, saçınızı ille de normal bir renge döndürmeyebilir.

“Yaptığımız matematiksel modellemeye göre, saçın beyazlamadan önce bir eşiğe ulaşması gerektiğini düşünüyoruz” diyor Picard. “Orta yaşta, biyolojik yaş ve diğer etmenler sebebiyle saç bu eşiğin yakınında olduğu zaman; stres saçı bu eşiğe doğru itiyor ve saç beyaza geçiş yapıyor”

“Fakat saçı yıllardır beyaz olan 70 yaşındaki bir insanda stresin azalmasının, o kişinin saç rengini koyulaştırmayacağını veya 10 yaşındaki bir çocukta stresin artmasının, çocuğun saçını o beyazlama eşiğine götürmeye yetmeyeceğini düşünüyoruz.”

 

 

 

 

Kaynak: Columbia Üniversitesi Irving Tıp Merkezi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

1 Yorum

  1. Bircok insands dogal olarak saclsrin zayif dustugu donemler olur. Erkeklerde hormonal ve genetik ksdinlarda ise metsbolik ve hormonal bazi nedenlere bagli olarak vr her iki cinste debbeslenmebbozuklugu v3 strese bagli sac dokulmesi ortaya cikabilir.uzun suren gerginliklerde bu artabilir.uzun sureli antibiotik alinmasida bunu artirabilir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz