Oregon Eyalet Üniversitesi’nde yürütülen yeni bir çalışmaya göre çocukların teneffüsün sunduğu fiziksel, zihinsel ve sosyal-duygusal faydaların tamamından yararlanmasında sadece sınıftan uzakta geçirilen zaman miktarı değil, teneffüs kalitesi de büyük bir rol oynuyor.
Halk Sağlığı ve Beşeri Bilimler Fakültesi’nde yardımcı profesör olan baş yazar William Massey, “Bütün teneffüsler aynı değil” diyor. “Okulların bu sonbaharda tam zamanlı yüz yüze eğitime dönmesiyle beraber, ‘Okulları nasıl çocuklara daha dost hale getirebiliriz?’ diye düşünmenin tam zamanı. Bence eğitim günü içerisinde oyun süresine ve oyun alanına kaliteli erişim sağlayarak da bunu yapabiliriz.”
Bu hafta Journal of School Health bülteninde yayımlanan Massey’in çalışması, 2018-19 eğitim döneminde beş eyaletteki 25 okulda üçüncü ve beşinci sınıfa giden çocukların bizzat gözlemlenmesini kapsıyor. Çalışmada yer alan okullar, geniş çaplı bir sosyoekonomik durum çeşitliliği ile ırksal ve etnik çeşitlilik içeriyor.
Araştırmacılar çalışmada, bir dizi etmene göre teneffüs kalitesini ölçmüş. Bu etmenler arasında okul bahçesinin fiziksel ve çevresel güvenlik sağlayıp sağlamadığı, çocukların oynama fırsatı bulup bulmadığı ve gerekli alan ile ekipmana sahip olup olmadığı, katılım fırsatı olup olmadığı ve çocukların çeşitli oyun seçenekleri bulunup bulunmadığı gibi şeyler yer alıyor.
Massey’e göre temel oyun ekipmanları barındıran güvenli bir alan, her zaman bulunan bir şeymiş gibi görünebilir ancak durum hep böyle değil.
“Çocukların dışarı çıktığı oyun alanlarında bulundum. Buralarda yüksek teller ile çevrili park yerleri vardı ve hiç oyun yapıları, toplar, atlama ipleri, tebeşir yoktu; kelimenin tam anlamıyla dışarısıydı ve yapacak hiçbir şey yoktu” diyor. Massey ayrıca oyun alanlarında inşaat kaynaklı büyük çukurlar, kırık camlar, kullanılmış kondomlar ve şırıngalar da görmüş.
Massey bazı öğretmenlerin, öğrencilerin ders bağlamında geçen yıl kaçırdığı bütün içerikleri mümkün olan en kısa zamanda onlara vermeyi düşündüğünü ancak bunun büyük bir hata olduğunu; çünkü öğrencilerin böyle bir kapasitesi bulunmadığını, ayrıca travmatik olaylar yaşamış olabileceklerini ve stresli olabileceklerini söylüyor.
Molly Rosbach/Oregon Eyalet Üniversitesi. Ç: O.