Yapılan yeni bir çalışmaya göre yumurtadan yeni çıkan pterozorlar uçabiliyor olabilir; fakat uçma kabiliyetleri yetişkinlerden farklı olabilirdi.
Pterozorlar Triyasik dönem, Jura dönemi ve Kretase dönemi (228 ila 66 milyon yıl önce) sırasında yaşamış bir uçan sürüngen grubu. Fosilleşmiş pterozor yumurta ve embriyoları nadiren bulunduğundan ve yumurtadan yeni çıkmış yavrular ile küçük yetişkinler arasında ayrım yapmak zor olduğundan; yumurtadan yeni çıkan pterozorların uçabilip uçamadıkları belli değilmiş.
Portsmouth ve Bristol Üniversiteleri’nde çalışan araştırmacılar, taşılbilimci Darren Naish ile birlikte yumurtadan yeni çıkan pterozorların kol kemiklerinin pek çok yetişkin pterozorun kol kemiğinden güçlü olduğunu; bu durumun ise yumurtadan yeni çıkan pterozorların uçacak kadar kuvvetli olduklarını gösterdiğini keşfetmişler.
Scientific Reports bülteninde yayımlanan çalışmada araştırmacılar, daha önce iki pterozor türüne (Pterodaustro guinazui ile Sinopterus dongi) ait olduğu belirlenen ve yumurtadan yeni çıkmış pterozorlar ile pterozor embriyolarını gösteren dört fosilden elde edilmiş kanat ölçümlerini kullanarak, yumurtadan yeni çıkan pterozorların uçma kabiliyetlerini modellemişler. Araştırmacılar ayrıca bu kanat ölçümlerini, aynı türdeki yetişkinlerin kanat ölçümleriyle karşılaştırmış ve yumurtadan yeni çıkan üç pterozorun (kanadın parçasını oluşturan) kol kemiği kuvvetini, 22 yetişkin pterozorun kol kemiği kuvvetiyle kıyaslamışlar.
Portsmouth Üniversitesi’nde çalışan eş yazar Dr. Mark Witton şöyle aktarıyor: “Pterozorları iki asırdan uzun zamandır bilsek de, embriyo ve yumurtadan yeni çıkan yavru fosillerini daha 2004 yılında gördük. Bu hayvanların yaşamındaki ilk dönemleri halen anlamaya çalışıyoruz. Pterozorların yumurtadan yeni çıktıkları zaman mı uçtukları veya kuşlar ile yarasaların büyük çoğunluğu gibi uçmadan önce biraz büyümeleri mi gerektiğine yönelik tartışmalar vardı.
“Kanat uzunlukları 25 cm olan ve vücutları elinize tam uyan bu küçük hayvanların çok güçlü olup uçabildiklerini keşfettik. Kemikleri, kanat çırpmaya ve kalkışa dayanacak kadar kuvvetliymiş. Kanatları ise (süzülmenin aksine) takatli uçuş için ideal şekle sahipmiş. Fakat, tam olarak ebeveynleri gibi uçmamış olmalılar çünkü onlara göre çok küçüklermiş: Boyut ve kütle, uçma kabiliyetlerini güçlü biçimde etkiliyor. Bu yüzden yumurtadan yeni çıkan pterozorlar, ebeveynlerinden yüzlerce kat küçük oldukları için muhtemelen geniş menzilli, fakat daha düşük manevra kabiliyetine sahip yetişkinlere kıyasla daha yavaş, daha çevik şekilde uçuyor olmalıydı.”
Kaynak: Portsmouth Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.