Bilim İnsanlarının Rapor Ettiği Korkutucu Buz Parçaları, Şimdiye Kadar Kaydedilmiş En Büyük Dolu Taneleri Olabilir

0
Arjantin'deki fırtınada düşen dolu tanelerinden biri. (Victoria Druetta)

 

Bu dolu tanesi o kadar büyük ki, meteoroloji uzmanlarını bile şaşkına çevirmiş.

ABD’deki Penn State Üniversitesi’nde meteorolog olan Matthew Kumjian, “Bu inanılmaz bir şey. Bir doludan bekleyebileceğiniz en uç noktadaki şey bu” diyor.

Bu iri buz yığını, iki yıl önce Arjantin’in yoğun nüfuslu Villa Carlos Paz kasabasında meydana gelen gök görültülü süper hücre fırtınasından düşmüş. Kumjian ve meslektaşları, geçenlerde yayınlanan bir çalışmada bu dolu tanesinin, muhtemelen şimdiye kadar kaydedilmiş en büyük tane olduğu sonucuna varmışlar (dolu tanesinin boyutu, 23.7 santimetreye kadar çıkıyor).

Fakat tanenin boyutları yalnızca videodan görüldüğünden (aşağıda, 11 saniye sonra) ve doğrudan ölçüm yapılmadığından; bunun şimdiye kadar kaydedilen en büyük tane olduğunu kesin biçimde söyleyemiyorlar.

Aynı fırtınadan gelen ve 18 cm büyüklüğünde olan bir başka dolu tanesi de, bölge sakini Victoria Druetta tarafından kaydedilmiş. Druetta, dolu tanesinin yere çarptığı esnada büyük parçalara ayrıldığını görmüş.

(Victoria Druetta)

Bu gibi korkutucu dolu tanelerinin oluşması için özel şartlar gerekiyor. Yukarı yönde güçlü hava akımlı devasa fırtınalar, taneleri uzun süre havada tutarak ağırlaştırıyor. Yolculuklarına yağmur damlası olarak başlayan dolu taneleri, dondurucu soğukların görüldüğü yüksek irtifalarda fırtınanın içine çekiliyor. Damlalar burada savruldukça, süpersoğuk sıvı su katmanları donarak üzerlerine yapışıyor. Bu sırada yumrulu ve loblu bir görünüş alıyorlar.

Dönen ve irtifa ile kuvvetlenen bu gibi yukarı yönlü akımlar ve rüzgar alanları, sıcak ve nemli koşullardan güç alıyor. Bu son çalışmada yer alan radar bilgilerinin gösterdiğine göre büyük dolu tanesi, yukarı yönlü ana akımın meydana geldiği yere yakın bir konuma düşmüş.

İncelenen doluda, önemli miktarda yaş büyüme de gözlenmiş. Yaş büyüme, fırtınaların içerisindeki doluların büyüme bölgelerinin en alttaki kısmında meydana geliyor. Bu durum, oradaki yukarı akışın özellikle kuvvetli olduğunu ve böylece bu dev dolu tanelerine boyut kazandırdığını akla getiriyor.

Her ne kadar güvenli bir mesafeden büyüleyici gibi gelebilse de; dolu aynı zamanda olağanüstü biçimde tehlikeli bir şey ve ne kadar büyürse o kadar tehlikeli oluyor.

“Dolu, insanların mallarına ve tarıma önemli zararlar verebilmesinin yanısıra; yaralanmalara ve hatta ölümlere sebep olabilir” diye yazıyor araştırmacılar makalede.

15 santimetreden daha büyük olan dolu tanelerinin, resmiyette “devasa” olarak sınıflandırılmasını öneren araştırmacılar; bu sayede tanelerin hasar potansiyellerine karşı bizi uyarmaya yardımcı olmayı hedefliyor.

“Boyutu 23 santimetreden daha büyük olan herhangi bir şey, arabanızda göçükler oluşturmaya başlayabilir” diyor Kumjian. “Nadir görülen bazı vakalarda 15 cm’lik dolular, aslında evlerin çatılarından ve birden fazla kattan geçmiş. Can ve mal üzerindeki etkilerin hafifletilmesine ve bu tür olayların önceden tahmin edilmesine yardımcı olmak istiyoruz.”

Araştırma takımı, bu dolu fırtınasına yol açan uyarı işaretlerini bulmaya çalışmış fakat “toplu olarak fırtına öncesi ortamda, sayısal model hava tahminlerinde ya da radar görüntülerinde, uç bir hava olayı yaşanacağına dair belirtiler olmadığını” bulmuşlar. Bu alanda çok daha fazla araştırmanın gerektiğini belirtiyorlar.

Gök gürültülü fırtınaların gelecekte daha şiddetli hale geleceği tahmin edildiğinden; bu dev buz taşlarının dinamiklerini anlamak, yakın zaman sonra daha fazla önem kazanabilir. Şimdiye kadar gelecekteki dolu fırtınaları üzerinde yapılan araştırmalar; bazı alanlarda dolu sıklığında artışlar yaşanabilecekken, diğerlerinde bir azalma görülebileceğini öne sürüyor. Fakat küresel sıcaklıkların artmasıyla, ufak dolulardan büyük dolulara doğru bir geçiş yaşanması bekleniyor.

Penn State meteoroloji uzmanı Rachel Gutierrez, gönüllülerin devasa dolu tanelerini bildirip kesin kayıtlar sağlayarak (düştüğü yer ve zaman ile ağırlığı da dahil olmak üzere); bilim insanlarının, dolu fırtınalarının taşıdığı riskleri daha iyi anlamasına yardımcı olabileceklerini açıklıyor.

Araştırma, Bulletin of the American Meteorological Society bülteninde yayınlandı.

 

 

 

 

Yazar: Tessa Koumoundouros/ScienceAlert. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz