Deniz Süngerleri Dünya’nın Yaşayan İlk Canlıları Olabilir

0
Nadir görülen bir kimyasal işaret, süngerlerin Dünya üzerindeki ilk hayvanlar şeklinde ortaya çıkmış olabileceğini akla getiriyor. Görüntü: Deposit Photos

Bu tarih öncesi omurgasızlar muhtemelen 541 milyon yıl kadar önce ortaya çıkmış.

Dünya’nın uzak geçmişindeki belli bir noktada, gezegenin organik molekül ve bileşen karışımı yaşayan ilk canlıları oluşturacak şekilde sıralanmış. Evrimsel biyologlar halen yaşayan bu ilk canlıların kimliğini bulmaya çalışıyor. Fakat Massachusetts Teknoloji Enstitüsünde (MIT) çalışan jeokimyagerlerden oluşan bir araştırma takımı, tortuya gömülmüş yaklaşık 541 milyon yıllık kimyasal fosillerin, Dünya’nın en eski canlılarının günümüzün deniz süngerlerinin antik akrabaları olduğunu gösterdiklerini düşünüyor. Bulgular, dün Proceedings of the National Academy of Sciences bülteninde yayımlanan bir çalışmada detaylarıyla aktarılıyor.

Fosilleşmiş kalıntılar her zaman çıplak gözle görülemiyor. Dinozorların kemikleri ve ayak izleri dikkatimizin büyük bir bölümünü çekse de antik yaşamın izleri mikroskobik seviyede de muhafaza olabiliyor. Bazı vakalarda bu tortular, yaşayan bir canlının biyomoleküllerini koruyan doğru miktardaki bir oksijen ile diğer maddeleri barındırabiliyor. MIT’de çalışan araştırmacılar, 2009 yılında Umman’ta toplanan kaya örneklerinin içerisinde antik deniz süngerlerinin bilinen ilk kimyasal fosilleri olduğu anlaşılan bulgular tespit etmişler. Kısa süre sonra bunların, kolesterol gibi jeolojik açıdan istikrarlı sterol biçimleri olan steranlar oldukları doğrulanmış.

Bir sterol çekirdeği temelde dört kaynaşık karbon, karbon yan zincirler ve diğer kimyasal uzantılardan oluşuyor. Örneğin insanlardaki sterol kolesterollerinin 27 karbon atomu varken, çoğu bitki 29 karbon atomu içeriyor. Fakat 2009’daki bu örneklerde 30 karbon sterolü varmış; büyük oranda deniz süngerlerine tayin edilmiş nadir bir biçim bu. Eğer doğruysa bu durum, süngerlerin ilk olarak neredeyse diğer tüm yaşam biçimlerinden daha erken ortaya çıktığını ve böylelikle Dünya’nın ilk yaşayan canlıları arasında olduklarını gösteriyor. Fakat rakip kuramlar, bu kalıntıların o zamanlar diğer canlılardan gelmiş olabileceğini ya da sadece basit jeolojik süreçler olabileceklerini söylüyor.

Asli biyokimyager ekibi, son birkaç yılı Umman, Hindistan ve Sibirya’dan ilave Ediyakaran kaya örnekleri toplayıp inceleyerek geçirmiş. Steranların yeni örnekleri, ökaryotlar adı verilen önemli canlıların varlığına da işaret eder. Bunlar, bir çekirdek ve membranla çevrili organelleri bulunan herhangi bir canlı (bütün bitki ve hayvanlar da dahil) olabilir.

Araştırmacılar en son çalışmalarında, aynı sünger genlerinin çok daha nadir olan 31 karbonlu bir sterol meydana getirebildiğini keşfetmişler. Jeokimyagerler de kaya numunelerini inceledikten sonra epey bir 31 karbonlu sterol bulmuş.

Çalışmanın yazarlarından Lubna Şavar, “Bu özel steranlar hep oradaymış” diyor bir açıklamada. “Onları bulmak için doğru soruları sormak ve ne anlama gelip, nereden geldiklerini gerçekten anlamak gerekmişti.”

Günümüzdeki süngerler ile yapılan karşılaştırmalar da belli türlerin aynı 31 karbonlu sterolleri sergilediğini ortaya çıkarmış. Ekip bu antik sünger argümanlarını daha da desteklemek için sekiz benzer 31-karbon sterolü sentezleyip, daha sonra milyonlarca yıllık fosilleşmeyi canlandırmışlar. Bu sterollerden sadece ikisinin kayada doğal şekilde oluşabileceğini keşfetmişler; diğer altı tanesi ise biyolojik kökenleri göstermiş.

Makalenin yazarlarından Roger Summons, “Bu kayada bulunan, süngerde bulunan ve bir kimya laboratuvarında yapabileceğiniz şeylerin bir kombinasyonu” diyor. “Bu süngerlerin Dünya’daki en eski hayvanlar arasında olduğuna işaret eden, birbiriyle uyuşan üç destekleyici bulgu hattı var.”

Şavar uyguladıkları metodolojinin, bir sinyalin ne zaman biyoloji dışı kimya yerine gerçekten yaşamdan geldiğini göstermek için sterol biyo işaretçilerin nasıl düzgün biçimde doğrulanacağını gösterdiğini söylüyor. Araştırma takımı, bundan sonra dünyanın diğer yerlerinden toplanmış kayalardaki kimyasal fosilleri aramaya devam etmeyi planlıyor.

Zamanla çok daha fazla antik sünger kanıtı ve muhtemelen Dünya’nın ilk canlılarından bazılarını bulmayı ümit ediyorlar. Fakat neye benzedikleri konusunda sizinkinden daha iyi bir tahminleri yok.

“Bu canlıların o zamanlar nasıl göründüğünü tam olarak bilmiyoruz ama kesinlikle okyanusta yaşıyor olmalı ve yumuşak gövdeli olmalıydılar. Silisten bir iskeletleri olmadığını varsayıyoruz” diyor Summons.

Yazar: Andrew Paul/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz