Bu hayal antik Roma’ya kadar uzanıyor. Fakat hiç gerçeğe dönüşmemesinin nedenleri var.
İtalya, ilk olarak binlerce yıl önce hayal edilen bir hedefi gerçeğe dönüştürme doğrultusunda dev bir adım attı. Bu ayın başlarında, ülkenin hükümeti ve mimarlık firması Webuild, dünyanın en uzun asma köprüsünün inşaatına başlamak üzere onaylanan son kriterleri duyurdu. 3 km’yi aşan uzunluğuyla Ponte Stretto Messina, 3 kilometre uzunluğundaki Messina Boğazı boyunca uzanacak ve Sicilya adası ile İtalya anakarası arasında doğrudan bir ulaşım bağlantısı sunacak. 15,6 milyar dolarlık bu devasa projenin şimdilik 2033 civarında tamamlanması beklense de hem yerel muhalifler hem de bölgedeki çevre işleri zorlaştırabilir.
Çoğu standarda göre devasa bir mesafe sayılmasa da; seyahat edenler Sicilya ile anakarayı birbirinden ayıran Messina Boğazı’nı binlerce yıldır ve nesiller boyu botla geçmek zorunda kalıyor. Tarihi kayıtlar, kara kütlelerini birbirine bağlayan bir köprü inşa etme arzusunun antik Roma kadar eskilere uzandığını gösteriyor. Fakat nihai sonuç hiçbir zaman gerçekleşmemiş. Günümüzde bu konumlar arasında gidip gelmenin en kolay ve en hızlı yolu, her gün boğaz boyunca gerçekleştirilen 30 dakikalık feribot seferleri.
3,6 km genişliğindeki Ponte Stretto Messina girişimi, bu yolculuk süresini çarpıcı şekilde kısaltmanın yanısıra birden fazla taşıma seçeneği de sunmayı hedefliyor. Webuild’in mevcut tasarımında, üç otoyol şeridinin yanısıra her iki tarafta da birer yan yol ve yaklaşık 60 metre genişliğindeki köprü tabliyesinde gidip gelen iki şeritli bir tren rotası bulunuyor. Asmanın desteği, 400 metre uzunluğunda bir çift yer tabanlı kule şeklinde olacak; yani her biri Empire State Binası’nın yükseliği kadar. 1,22 metre genişliğindeki iki kablo kuleleri birbirine bağlayacak ve 44.323 çelik kabloyla köprünün üstünden geçirilecek. Tasarımcılar, köprünün bittiğinde saatte ortalama 6.000 taşıtı geçireceğini ve günde 200 tren seferi yapılacağını tahmin ediyor.
[İlgili: 1915 Çanakkale Köprüsü mühendislik rekorları kırıyor]
Webuild CEO’su Pietro Salini, köprünün “dünyanın en zorlu projelerinden biri” olacağını iddia ediyor bir açıklamada. Salini birçok yönden haklı olabilir. Ponte Stretto Messina’nın tasarımları, her girişimin siyasi ve ekonomik sebeplerle rafa kaldırıldığı 50 yılı aşkın süre öncesine uzanıyor. Bunlar arasında, Sicilya ve Kalabriya’daki mafyaların devam eden nüfuzları ve yerel ilişkilerdeki mevcudiyetleri sebebiyle önlenmesi güç yozlaşma endişeleri de yer alıyormuş.
BBC’nin açıkladığı üzere yerel siyasiler, çevredeki gruplar genelinde kapsamlı sonuçlar doğmasına yönelik endişelerini dile getiriyor. Demokrat Parti milletvekili Nicola Irto, projeyi “tartışmalı ve ayırıcı” şeklinde adlandırarak kritik kaynakları bölgesel taşıma, altyapı iyileştirme, okul güvenliği ve sağlık gibi alanlardan alıp götüreceğini iddia ediyor. Bu arada Kalabriya’da bulunan yerel düzeydeki Köprüye Hayır gibi muhalif gruplar, planların teknik yönden daha ayrıntılı değerlendirilmesi gerektiğini belirterek Ponte Stretto Messina’nın su gereksinimleri hakkında endişelerini dile getiriyorlar. Köprü inşaatında, genelde kuraklığa yatkınlık sergileyen bir bölgede günlük olarak milyonlarca ton su kullanılacağını tahmin ediyorlar.
Sonrasında ise hesaba katılması gereken çevresel ve lojistik engeller bulunuyor. İtalya’nın Messina Boğazı’nda hiç köprü yapmamamış olmasının ana sebeplerinden biri de bölgede Akdeniz’de en yüksek seviyelerden birini sergileyen sismik faaliyetler. Ayrıca sık sık kuvvetli rüzgarların estiği boğaz, nakliye gemilerinin ulaşımı için de önemli bir merkez niteliğinde. Fakat Webuild bu konulardan özel bir endişe duyuyor gibi görünmüyor.
“Asma köprüler, depremlere karşı düşük bir hassasiyetleri olduğundan sismik açıdan en güvenilir yapılar arasında” iddiasında bulunuyor şirket kendi internet sitesinde. “Aslında bu tür çok sayıda yapı Kaliforniya, Türkiye veya Japonya gibi Messina Boğazı’yla karşılaştırıldığında daha yüksek sismik tehlike bulunan bölgelerde inşa edilmiş durumda.”
Yazar: Andrew Paul/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.
