Amerikan Psikoloji Birliğince yayımlanan bir çalışmaya göre hem liberaller hem de muhafazakarlar, sosyoekonomik eşitsizliklerin etkilerini öğrendikten sonra liyakata dayalı işe alımın adil olmayabileceğine daha fazla inanıyor.
Journal of Experimental Psychology: General bülteninde çevrim içi yayımlanan araştırmaya göre politik tayfın genelindeki insanlar da sosyal sınıf ve düşük gelirin etkilerini öğrendikten sonra sosyoekonomik çeşitliliği teşvik eden programları daha fazla destekleme eğilimi gösteriyorlar.
Buffalo Üniversitesi ve New York Eyalet Üniversitesinde çalışan baş araştırmacı Dr. Daniela Goya Tocchetto, “Hayatın erken dönemlerindeki sosyoekonomik dezavantajlar eğitimdeki başarıyı, testlerde alınan puanları ve iş tecrübelerini baltalayabilir” diyor. “Fakat liyakata dayalı süreçlerin adilliğini değerlendirdiğimizde, insanlar bu geniş bağlamı ve eşitsizliğin etkilerini görmezden gelme eğilimi sergiliyor.”
Araştırmacılar toplamda 3.300’ü aşkın katılımcıyla internet üzerinden beş deney yürütmüş. Deneylerden ikisinde katılımcılara, en kalifiye adayın seçileceği liyakata dayalı bir işe alım veya terfi süreciyle alakalı şeyler okutulmuş. Katılımcıların yarısına ilave bir bilgi verilmezken, diğer yarısına ise adayın geçmişteki sosyoekonomik dezavantajları ve diğer adayın avantajlarıyla ilgili bilgi verilmiş. Bu arka plan bilgisinin verildiği liberal ve muhafazakar katılımcılar, liyakata dayalı işe alım veya terfi sürecini daha düşük eşitlik fırsatı sunan, daha adaletsiz bir süreç şeklinde görmüşler.
İlave iki deneyde ise katılımcılar, düşük gelirin eğitim fırsatlarına ve kariyerde ilerlemeye nasıl sekte vurabileceğini öğrendikten sonra liyakata dayalı işe alım veya terfilerin o kadar da adil olmadığını keşfetmişler.
Sonuncu deneyde ise sosyoekonomik farklılıklarla ilgili bilginin, özgeçmişlerden saygın üniversite veya şirketlerin isimlerin kaldırılması ve daha önce yapılan stajlara işe alımda daha düşük önem atfedilmesi gibi sosyal sınıf çeşitliliğinin gözetilmesini hedefleyen işe alım programlarına yönelik desteği artırdığı bulunmuş.
Goya Tocchetto deneylerde etmenlere ırkın dahil edilmediğini çünkü odak noktasının sosyoekonomik dezavantajlar yerine ırk olması halinde bulguların farklı çıkabileceğini söylüyor. Önceki araştırmalarda ırksal eşitsizlik hakkında bilgi edinmenin, beyaz muhafazakarlar arasında savunmacılığa yol açabileceği bulunmuş. Yeni araştırmada muhafazakar katılımcıların liyakat tabanlı işe alma ve terfi işlemlerinin adil olduğuna inanması genel olarak daha muhtemelken, bu kişiler sosyoekonomik eşitsizlikler hakkında bilgi sahibi olduktan sonra adalet algılarını değiştirmişler.
Irksal çeşitliliğin ele alınmasını hedefleyen programlar, yakın zaman önce ABD Yargıtay’ının verdiği ve üniversitelerdeki olumlu ayrımcılık kabul politikalarını sınırlayan bir kararla daha kutuplaştırıcı bir hal almıştı. Muhafazakar gruplar da çeşitli şirket ve hükümet programlarında azınlıkların sahip olduğu işletmeleri destekleyen ırksal çeşitlilik programlarına dava açmıştı.
Goya Tocchetto, sosyoekonomik dezavantajları ele alan işgücü çeşitliliği programlarına odaklanılmasıyla politik tepkilerden bir miktar kaçınılabileceğini ve ırksal çeşitliliğin artırılmasına yine yardımcı olunabileceğini söylüyor.
“Marjinalleşmiş ırksal grupların üyeleri, ayrıcalıklı ırksal grup üyelerinden daha sık şekilde sosyoekonomik dezavantaja maruz kalma eğilimi taşıyor ve bu dezavantajların olumsuz sonuçları, ırksal azınlıklar için çok daha kötü olabiliyor” diyor Goya Tocchetto. “Sosyoekonomik durumların hesaba katılmasına odaklanmak daha fazla destek toplayabilir ve ırksal eşitliğin ele alınmasına yine yardımcı olabilir.”
Goya Tocchetto’ya göre işe alım müdürleri farklı adayları değerlendirirken, fırsatlara erişimde yaşanan sosyoekonomik eşitsizliklerin etkilerini öğrenmeli ve daha geniş bir iş deneyimi yelpazesini hesaba katmalı.
Kaynak: Amerikan Psikoloji Birliği. Çeviren: Ozan Zaloğlu.