Uluslararası Uygulamalı Sistemler Analiz Enstitüsü’nün önderliğinde yürütülen yeni bir çalışma, enerji tasarruflu ve iklim dostu soğutma teknolojilerine yönelik uluslararası eşgüdümlü faaliyetin, bu yüzyılda 600 milyar ton kadar fazla CO2’ye denk sera gazını önleyebileceğini gösteriyor.
Hidroflorokarbonlar (HFC), genel olarak klima ve buzdolaplarında kullanılıyor. Bu maddeler aslında Montreal Protokolü kapsamında azaltılan ozon tüketici bileşenlerin yerini almak üzere geliştirilse de; pek çok HFC, 100 yıllık bir dönemde CO2’nin 12.400 katına kadar küresel ısıtma potansiyeli taşıyan kuvvetli birer sera gazı.
Montreal Protokolü’nde yapılan ve 2019 yılında yürürlüğe giren Kigali Düzenlemesi, HFC tüketimini 2050 itibarıyla aşamalı olarak azaltmayı hedefliyor. Önceki anlaşmalar, soğutma cihazlarının tasarımı ve enerji performasında gelişmeler meydana getirse de; Kigali Düzenlemesi, enerji verimli soğutma teknolojilerini sürdürmeyi veya geliştirmeyi açık bir hedef olarak kapsayan ilk düzenleme. Atmospheric Chemistry and Physics bülteninde yayımlanan çalışmanın yazarlarına göre, Kigali Anlaşması’nın küresel ısınma konusunda meydana getireceği muhtemel etkiler ve elektrikte sağlayacağı olası eş faydalar, şu an tam olarak anlaşılmıyor. Çalışma; anlaşmanın hem sera gazlarındaki, hem de kirletici yayılımlarındaki genel etki miktarını belirlemeye çalışması bakımından bir ilk.
Uluslararası Uygulamalı Sistemler Analiz Enstitüsü. Ç: O.
