Kaplumbağalar Kabuklarını Nasıl Kazandı?

1
Fotoğraf: Marcus Dietachmair/Unsplash

Kaplumbağa kabuğu, yaşayan hayvanlardaki başka hiçbir koruyucu unsura benzemiyor. Bu kabuk, ne bazı omurgasızlarda olduğu gibi bir dış iskeletten; ne de armadillolar, pangolinler ya da bazı yılan ve sürüngen türlerinde olduğu gibi katılaşmış pullardan meydana geliyor. Deriden de oluşmuyor. Çıkarılamıyor da: Kabuğun çıkarılması, kaplumbağanın ölmesi anlamına gelir çünkü altında hep iç organlar bulunuyor. Peki çok yaygın olan bu hayvan nasıl oldu da bu kadar benzersiz hale geldi?

Yale Üniversitesi’nde çalışan Tyler Lyson’un araştırması, var olan bir kuramı daha da ileri götürüyor: Kaplumbağalar, Eunotosaurus (Önotozor) adı verilen 200 milyon yıllık bir dinozordan geliyor olabilir. Önotozor, bir kaplumbağa ile kertenkele arasındaki geçiş aşamasına veya gülle yutmuş bir kertenkeleye benziyor:

Önotozor. Canlandırma: Anonim

Kaplumbağa kabuğu, aslında bir kaplumbağanın kemik yapısının alışılmamış şekilde evrimleşmesinden kaynaklanıyor. Kaplumbağanın omurgası, leğen kemiği, göğüs kafesi (kaburgalarının arasında hiç kas yok, bu durum işi kolaylaştırıyor) ve diğer kemikler birbirine kaynaşıp, bir çeşit sürüngen dış iskeleti meydana getiriyor. Kaplumbağa kabuğunun futbol topu gibi görünmesini sağlayan ve scutum şeklinde adlandırılan pul benzeri parçalar, bu kadar ilginç olmayan başka hayvanlarda konumlarına göre farklı isimler alıyor (anal scutum, göğüs scutumu gibi).

Çok eskilere dayanan kaplumbağaların fosil kalıntıları, 210 milyon yıl öncesine kadar uzanıyor. Fakat kabuk, bu fosillerde tamamen oluşmuş görünüyor. Peki kaplumbağa nereden geldi?

Önotozorlar, kaplumbağalarda olduğu gibi (ve diğer sürüngenlerden farklı olarak) kaburgalarının birbirlerine dokunduğu bir tür ön kabuğa sahip olduklarından, Lyson da 45’ten fazla Önotozor fosilini analiz etmiş. Ardından, Önotozorların kaplumbağaya doğal ve organik bir şekilde gidişini gösteren sanal bir canlandırma oluşturmuş:

Sürüngenlerin daha tipik görünümlü ilk akrabalarındaki bu kemiklerin genişlediğini, birbirine bağlandığını ve hayvanın üstü ile altına giderek koruyucu bir bariyer oluşturduğunu görebilirsiniz. Ayrıca ilginçtir ki bu süreç, kaplumbağa embriyolarının gelişiminde de görülüyor. “Gelişen bir kaplumbağa embriyosunda gördüğümüz ilk şey, kaburgalarının genişlemesi oluyor. Bunu daha sonra omurgasının genişlemesi takip ediyor ve son olarak, kabuğun çeperi boyunca osteodermler oluşuyor” diyor Lyson.

Makale Current Biology bülteninde yayımlandı.

 

 

 

 

Yazar: Dan Nosowitz/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz