“Hiç bu kadar olağanüstü olmamıştı.”
Kuzey Kutbunda 20 Mart’a kadar güneş doğmayacak ve normalde şu an yılın en soğuk zamanına yakın bir dönemdeyiz; ancak bu haftasonu, gezegenin tepesinde sıradışı ve muhtemelen tarihî bir erime meydana geldi.
Yapılan analizler, büyük bir fırtına çıktığını ve bu fırtınanın Grönland Denizi boyunca yoğun bir ısı darbesi vurarak, sıcaklıkları erime noktasına kadar yükselttiğini gösterdi.
ABD Küresel Hava Durumu Sistemi örneğine göre kutuplardaki sıcaklıklar 2 Celsius dereceye kadar yükselmiş olabilir.
O bölgede doğrudan sıcaklık ölçümü yapılmamış olsa da, ABD’nin Irvine şehrindeki California Üniversitesinde doktora çalışması yürüten iklim bilimci Zack Labe, birkaç bağımsız analizle “sıcaklığın donma noktasına çok yakın olduğunun” görüldüğünü ve normalin 30 Celsius derece üstünde olduğunu doğruladı.
Labe, söz konusu ısı girişinin doğrudan kutupların merkezinden geçtiğini söyledi.
80 derece enlemin kuzeyinde bulunan bölgenin tamamındaki ortalama sıcaklıklar, Şubat ayında şimdiye dek kaydedilenlerin en yükseği. Ortalama sıcaklık, normalin en az 20 Celsius derece altındaydı.
Labe, bir mülakatta Danimarka Meteoroloji Enstitüsü’nün 1958 yılından beri sürdürdüğü bir veri dizisini anlatarak şöyle söylüyor: “Diğer hiçbir ısı girişi, bu kadar yakına gelememişti. Bu ısı girişinin yayılma miktarı beni şaşırttı.”
The extreme event continues to unfold in the high #Arctic today in response to a surge of moisture and "warmth"
2018 is well exceeding previous years (thin lines) for the month of February. 2018 is the red line. Average temperature is in white (https://t.co/kO5ufUWrKq) pic.twitter.com/cLeMxSxvWo
— Zack Labe (@ZLabe) February 25, 2018
Araştırmaların gösterdiğine göre Kuzey Kutbunda daha önce nadir olan böylesi olağanüstü ısı girişleri, artık sıradan hale geliyor. Geçtiğimiz Temmuz ayında yayınlanan bir çalışmada, bu olayların 1980’den beri daha sık, daha uzun süreli ve daha şiddetli hale geldiği bulunmuştu.
Norveç Kutup Enstitüsünde çalışan ve çalışmanın baş yazarı olan Robert Graham, bir epostada “Bunlar daha önce bu kadar yaygın değildi” diyor.
“Böyle bir şey daha önce 1980-2010 arasında dört yıl yaşanmıştı, ancak şimdi son beş kıştan dördünde meydana geldi.”
Graham bu ısınma olaylarının, Kuzey Kutbundaki kış deniz buzlarının azalmasıyla bağlantılı olduğunu açıklayarak, Ocak ayındaki buz boyutunun kayıtlardaki en düşük boyut olduğunu belirtiyor.
“Deniz buzları eriyip inceldikçe, bu kış fırtınalarına karşı daha savunmasız hale geliyorlar” diye açıklıyor.
“Daha ince olan buzlar daha çabuk kayıyor ve bölünerek daha küçük parçalar oluşturabiliyorlar. Güneyden gelen kuvvetli rüzgarlar, buzları daha ileriye iterek Kuzey Kutbunun merkezine götürüp, açık su ortaya çıkarıyor ve okyanustan atmosfere ısı gönderiyorlar.”
Bilim insanları geçenlerde, normalde eski ve çok kalın buzlarla kaplı bir bölge olan Grönland’ın kuzeyinde açık su keşfedip şaşkınlığa uğradılar.
Colorado Üniversitesinde buz katmanı uzmanı olan Mike MacFerrin, attığı bir tivitte şöyle söylüyor: “Şu an bu durum beni Kuzey Kutbundaki yüksek sıcaklıklardan daha fazla endişelendiriyor.”
Bu gibi sıcak suların, hava sıcaklıklarını etkilediği görülüyor.
There is open water north of #Greenland where the thickest sea ice of the #Arctic used to be. It is not refreezing quickly because air temperatures are above zero confirmed by @dmidk's weather station #KapMorrisJesup. Wacky weather continues with scary strength and persistence. pic.twitter.com/YMnvCD8XvL
— Lars Kaleschke (@seaice_de) February 25, 2018
Grönland’ın kuzey tepesinde, Kuzey Kutbunun yaklaşık 640 km güneyinde bulunan Cape Morris Jesup hava istasyonu, bu yılın başından beri hava sıcaklığının 61 saat boyunca donma noktasının üstünde olduğunu kaydetti. Bu rakam bir rekor niteliğinde.
Sıcaklık analizi yürüten ve kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Berkeley Earth’de çalışan fizikçi Robert Rohde’a göre, önceki rekor, 1980 ile 2011 yılının Nisan sonuna kadar geçen zaman zarfında 16 saat olmuştu. Bir noktada, sıcaklıklar 6.1 Celsius derece kadar yükselmişti.
Toronto Üniversitesinde atmosfer fiziği profesörü olan ve 2016 yılında, Kuzey Kutup Bölgesindeki deniz buzu kaybını bu ısı olaylarına bağladığı bir çalışma yayınlayan Kent Moore, son ısınma dönemine katkıda bulunan bir miktar etmen olabileceğini söylüyor.
Söylediğine göre bunlardan bir tanesi, son zamanlardaki fırtınaların Grönland Denizi boyunca daha çok Kuzey Kutbuna doğru gitmesi, Barents Denizi boyunca daha dolambaçlı bir güzergâh izlemek yerine, ısıyı daha düşük enlemlerden alıp doğrudan kuzeye çekmiş olması. Kendisi ayrıca, Grönland Denizindeki okyanus sıcaklıklarının normalden daha yüksek olduğunu söylüyor.
“Grönland Denizinde görmekte olduğumuz sıcaklıklar, ısı olaylarını mutlaka artırıyor. Bu sıcaklık miktarı beni şaşırttı ancak sebebinden emin değilim” diyor Moore.
Moore’un söylediğine göre Kuzey Kutup Bölgesindeki sıcaklık yükselişi, muhtemelen, yaklaşık 9 km yükseklikte (hava olaylarının çoğunun gerçekleştiği yerin üstünde) yer alan atmosfer katmanı olan stratosferin birkaç hafta önce aniden ısınmasıyla da bağlantılı olabilir.
Stratosferde gerçekleşen bu ısınma olaylarının sebepleri, sonuçlarında olduğu gibi pek anlaşılmış değil. Ancak bu olaylar, genelde sıcak ve soğuk hava kütlelerini yeniden düzenliyorlar ve bu son olay sadece Kuzey Kutbuyla değil, ayrıca Avrupa’yı etkisi altına alan soğuk hava dalgasıyla da ilişkilendirildi.
Moore son yıllarda Kuzey Kutbunda gözlenen ısı yükselişlerinin, Kuzey Kutbu kış ikliminin olağan bir parçası haline geldiğini söylemeden önce daha fazla verinin gerektiğini belirtiyor.
İster anî bir yükseliş olsun, ister yeni bir normalin habercisi, bilim insanları Kuzey Kutbundaki mevcut sıcaklıklara ve deniz buzu durumuna aynı şüpheyle yaklaşıyorlar.
NASA’da iklimbilimci olan Alek Petty, bir mülakatta şöyle söylüyor: “Bu çılgın bir kış. Bunu duygusallaştırdığımızı sanmıyorum.”
Danimarka Meteoroloji Enstitüsünde iklim bilimci olan Ruth Mottram, Reuters‘a konuşarak “Hiç bu kadar olağanüstü olmamıştı” diyor.
The Washington Post