İnsanlar ve dinozorlar sadece Çakmaştaşlar gibi çizgi filmlerde beraber yaşasa da, en eski atalarımızdan bazıları Titanozorlar ve simgesel Triceratopslar gibi dinozorlar ile kısa süre de olsa birlikte yaşamış olabilir. Bu uzaktan akrabalarımız, iki gün önce Current Biology bülteninde yayımlanan bir çalışmaya göre Dünya’ya çarpıp kuş dışı dinozorları yok eden feci yok oluş olayından da kurtulmuş.
Araştırma insan, köpek, kedi, balina, fil ve yarasa gibi çeşitli türleri içine alan plasentalı memelilerin Kretase döneminde ortaya çıktığını ve dinozorlar yok olmadan önce kısa süreliğine onlar ile bir arada yaşadığını gösteriyor. Plasentalı memelilerin hepsi, anne karnında plasenta adı verilen bir organ yoluyla gelişen canlı yavrular taşıyor.
66 milyon yıl önce bir astreoit, bir ilkbahar günü Meksika’nın Yucatan Yarımadası yakınında Dünya’ya çarpmış. Çarpışmayla birlikte oluşan yıkım kuş dışı tüm dinozorları ve pek çok memeliyi ortadan kaldırmış. Bu memeliler arasında, ağırlığı 9 kg’ye kadar çıkan ve Madagaskar’da yaşamış kemirgen görünümlü, Vintana sertichi adlı bir hayvan da var. Bilim insanları, plasentalı memelilerin Kretase-Paleojen (K-Pg) kitlesel yok oluşundan önce dinozorların yanında mı yaşadığını yoksa memelilerin dinozorlar yok olduktan sonra mı evrimleştiğini uzun süredir tartışmıştı.
Araştırma takımına göre plasentalı memelilerin fosil kalıntıları sadece 66 milyondan daha yeni kayalarda bulunuyordu. Fakat moleküler veriler, plasentalı memelilerin daha eski kökenli olabileceğine işaret ediyordu.
Yeni çalışmada paleobiyologlardan oluşan bir araştırma takımı, fosil kayıtları üzerinde istatistiksel analiz yürüterek plasentalı memelilerin bu kitlesel yok oluş olayından sonra ortaya çıkıp çıkmadığını belirlemeye çalışmış. Araştırmacılar, plasentalı memeli gruplarından tam 66 milyon yıl öncesine uzanan fosil kayıtları toplamışlar.
Bristol Üniversitesinde çalışan paleobiyolog ve makale eş yazarı Emily Carliesle, “Plasentalı memelilere ait binlerce fosili bir araya getirdik ve farklı grupların ortaya çıkışı ile yok oluşuna dair örüntüler görmeyi başardık” diyor. “Buna dayalı olarak plasentalı memelilerin ne zaman evrimleştiğini tahmin edebiliyoruz.”
Bilim insanları model ile birlikte, bu memelilere ait soy hatlarının ilk ortaya çıktığı tarihe göre ortaya çıkış dönemini ve grubun yok olduğu zamana göre yok oluş dönemini tahmin edebiliyor.
Araştırmacılar primatları, tavşan ve yabani tavşanları (Lagomorpha), kedi ve köpekleri (Carnivora) içeren grupların K-Pg kitlesel yok oluşundan hemen önce evrimleştiğini göstermiş. Bu durum, söz konusu canlıların atalarının dinozorlar ile haşır neşir olduğu anlamına geliyor. Günümüzdeki plasentalı memelilerinin modern soy hatları ise yalnızca asteroit çarpışmasından sonra şekillenmeye başlamış. Diğer memelilerde olduğu gibi, büyük ihtimalle dinozorlar tablodan eksildiğinde çeşitlenmeye başlamışlar.
Bu ilk memeliler gelişip serpilme yönünden büyük bir şans elde etmiş. Kedi boyutundaki memelilerden oluşan, condylarth adı verilen ve günümüzdeki toynaklı hayvanların atalarının da içerisinde bulunduğu bir canlı grubu, dinozorlar kaybolduktan sonraki ilk 328.000 yıl içerisinde yaşamış. Kaynak rekabeti azaldığından, memeliler önemli ölçüde büyümeye de başlamışlar. Bu memeliler arasındaki en büyük galiplerden biri de, hemen hemen çakal boyutundaki 18 kg’lık hallerinden 900 kg’lik devlere dönüşen “Gök gürültüsü canavarları” olmuş.
Yazar: Laura Baisas/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.