Nükleer enerji, ihtiyacımız olan elektriği üretirken fosil yakıtlara olan bağımlılığımızı da azaltmanın en iyi yollarından biri olarak gösteriliyor. Fakat yeni araştırmanın öne sürdüğüne göre rüzgar ve güneş enerjisi gibi bütün yenilenebilir kaynakları kullanmak, atmosferdeki karbondioksit seviyelerini ciddi ölçüde azaltmak bakımından daha iyi bir yaklaşım.
123 ülke üzerinde çeyrek yüzyıl boyunca yapılan bir analiz, nükleer enerjinin ulusal karbon yayılımlarında yenilenebilir enerjilere göre önemli bir azalma sağlamadığını gösteriyor; hatta nükleer programlar, bazı gelişmekte olan ülkelerde karbon yayılımlarını daha yukarıya taşımış.
Çalışmada ayrıca, nükleer enerji ve yenilenebilir enerjinin birlikte denendikleri zaman çok uyumlu olmadıkları da bulunmuş: Birbirlerine alan bırakmamaya eğilim göstererek, kendi güç üretim biçimlerine özgü enerji altyapısını kilitliyorlar.
Nükleer enerji, tamamen sıfır karbonlu olmadığı göz önüne alındığında, ülkeleri nispeten daha yüksek yayılımların olduğu bir yola sokma tehlikesi taşıyor.
Fakat nükleer enerji konusunda çabuk karar vermek için henüz çok erken.
Çalışmada 1999-2014 arasındaki verilere bakıldığını belirtmekte fayda var. Bu sebeple çalışma, nükleer ile yenilenebilir enerjideki daha güncel gelişmeleri kapsamıyor ve bilim insanları da sebep sonuç ilişkisinden ziyade bir bağlantı bulduklarını söylüyor. Fakat bu ilginç eğilim, üzerinde daha fazla araştırma yapılmasını hak ediyor.
David Nield/ScienceAlert. Ç: O.