Şehir parklarındaki mikrobiyomun değerlendirildiği ilk küresel çalışmaya göre, şehir parkı yapay bir ekosistem olabilir fakat çevre ve sağlığımız üzerinde kilit bir rol oynuyor.
Science Advances bülteninde yayımlanan çalışmada, yol kenarlarındaki çim şeritlerinin bile kirletici maddeleri süzmek ve karbondioksiti tutmak gibi üretken ekosistem hizmetlerini sürdürmede çok önemli olan bir dizi mikrobiyal topluluğa katkıda bulunduğu keşfedilmiş.
Yeni Güney Galler Üniversitesi Biyoloji, Dünya ve Çevre Bilimleri Fakültesi’nin Ekosistem Bilimleri Merkezi’nde profesör olan eş yazar Profesör David Eldridge, “Parklar, zannettiğimiz gibi homojen ekolojik çöller değil” diyor. “Harika işler yapan, yaşayan ekosistemler”
“Şehirdeki yeşil alanlar, önemli mikroplara ev sahipliği yapıyor. Dolayısıyla bir takım ekosistem hizmetlerini sürdürmek istiyorsanız, bol bol park ve yeşil alana ihtiyacınız var.”
Çalışmada, altı kıtada 17 ülkeden 56 şehirdeki farklı tip yeşil alanlardan ve civardaki kıyaslanabilir doğal ekosistemlerden toprak örnekleri alınmış.
2050 yılında küresel nüfusun yüzde 68’inin şehirlerde yaşamasının beklenmesiyle birlikte araştırmacılar, şehirdeki yeşil alanların zihinsel ve fiziksel sağlığın desteklenmesinde çok büyük önem taşıdığını öne sürüyor.
Çalışmaya göre spor ve sosyal uğraşlar gibi dinlenme faaliyetleri yönünden mevcut olan açık alanların çoğunu park ve bahçeler oluşturuyor ve bunlar kirlilik, gürültü ile hava sıcaklıklarının azaltılmasında önemli roller oynuyor.
Yazar: Diane Nazaroff/Yeni Güney Galler Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.
