Tehlikeli Alg Patlamaları ile Himalayalar Arasında Şaşırtıcı Bir Bağlantı Var

0

Dünya’daki en yüksek dağların zirvelerinde yer alan kar ve buzların kaybolması, uzak mesafedeki kıyı sularının besin zincirlerinde tehlikeli değişimler meydana getiriyor olabilir.

Kışın Himalaya dağlarından aşağı doğru esen soğuk rüzgarların, Umman Denizi’ni tıpkı bir bahçıvanın toprağı karıştırması gibi zenginleştirdiği biliniyor. Deniz yüzeyini soğutan bu rüzgarlar, yoğun suların aşağı çökmesine ve besin bakımından zengin olan taze akıntılarla yer değiştirmesine sebep oluyor.

Fakat iklim değişikliği sebebiyle, kış rüzgarları hızla ısınıyor ve nemleniyor. Bu yüzden denizdeki doğal ortamların oksijen ve besinlerini azaltarak, oksijeni tükenmiş çorak bölgelerde gelişen mikropların patlama yapmasına yol açıyor.

Geçtiğimiz zamanlarda durum o kadar kötüleşmiş ki, kalın alg patlamalarının oluşturduğu yeşil renkli girdaplar uzaydan görünür hale gelmiş.

Uzaydan görüldüğü şekliyle, Umman Denizi’nde meydana gelen Noctiluca patlamaları. (Norman Kuring/NASA)

Yukarıda, Noctiluca scintillans canlısına bakıyorsunuz (ışıma yaptığı için yakamoz adıyla da biliniyor). Bir milimetre uzunluğunda olan ve denizde yaşayan bu ateşrengi algler, esasında oksijen ya da güneş ışığı olmadan hayatta kalıp gelişebiliyor. Ancak yeni yüzyılın başlangıcından önce; Somali, Yemen ve Umman kıyılarında var oldukları bilinmiyordu.

Günümüzde sık sık, ekosistemler ve endüstriler üzerinde geniş etkiler meydana getiren dev patlamalara sebep oluyorlar. Belli ki bir şeyler çok hızlı değişmiş; hem de doğal olamayacak kadar hızlı. Şimdiyse araştırmacılar, Umman Denizi’ndeki Noctiluca artışının iklim kriziyle ilgili olduğunu düşünüyor.

Columbia Üniversitesi’nde görev yapan ve bu organizmanın hızlı biçimde artması üzerinde 18 yıldan fazla süredir çalışma gerçekleştiren Joaquim I. Goes, “Muhtemelen bu, iklim değişikliğiyle ilişkili olduğunu gördüğümüz en çarpıcı değişimlerden biri” diyor.

Noctiluca‘yı Güneydoğu Asya’da, Tayland ile Vietnam açıklarında ve Seyşeller kadar güneyde görüyoruz. Sayılarının arttığı her yerde sorun oluşturuyor. Ayrıca, su kalitesine de zarar veriyor ve birçok balık ölümüne sebep oluyor.”

Sahadan alınan veriler ve NASA uydu görüntülerini kullanan bilim insanları, bu alg patlamaları ile eriyen buzullar ve kış musonlarının zayıflaması arasında bağlantı kurmuş.

Çalışmanın yazarları; Umman denizi yüzeyindeki karışımın, 1980 yılından beri ısınan ve eskiden daha zayıf ancak daha nemli olan kış musonlarıyla birlikte azaldığını tespit etmiş.

“Hep birlikte bu değişimler, atmosferden [Umman Denizi’nin] yüzey sularına doğru gerçekleşen net ısı akışının artışıyla sonuçlandı. Bu durum, Umman Denizi’ndeki ısı içeriğinin 2000’den beri arttığını gösteriyor” diye yazıyor araştırmacılar.

Bu durum, ekosistemin besin ağında sağlam bir temel meydana getiren diyatom gibi küçük organizmalar için sorun oluşturuyor. Fakat araştırmacılar, Noctiluca açısından durumun “çok büyük bir rekabet avantajı” meydana getirdiğini söylüyorlar.

Araştırmacılar daha önce laboratuvarda, Noctiluca hücrelerinin düşük oksijen koşulları altında ya da besinler tükendiği zaman daha etkili fotosentez yaptıklarını göstermiş.

Diğer taraftan ise diyatomlar, güneş ışığının yeterli olduğu okyanus yüzeyinde besin zenginliğinin yüksek olduğu koşullara ihtiyaç duyuyor. Eğer muson rüzgarları, bu doğal yaşam alanını yıllık temelde canlandırmazsa, ciddi bir sorun meydana gelir.

Bu durum, Noctiluca‘nın, deniz ortamlarını destekleyen gerekli organizmaların çoğuna karşı azılı bir rakip olduğu anlamına geliyor. Kış musonları cansızlaştığı ve deniz ya da okyanus yüzeyinde gerçekleşen besin karışımları azaldığı zaman, diyatomlar hayatta kalmakta zorlanıyor.

Bunun yanısıra Noctiluca, daha sert koşullarda; hatta bazen diğer mikroorganizmaların onu yemesi sayesinde hayatta kalabiliyor. Buna ek olarak, vücutlarında kolayca amonyak birikiyor ve bu yüzden algler, çok daha zehirli ve fena birer lokma haline geliyor.

Günümüzün hızla değişen Umman Denizi’nde, bu ölümcül ve uyumsal davranışın; “besin zincirinde kısa devre yaptığı” ve balıkların zehirlenmesine, diyatomların rekabette geri kalmasına ve deniz anası sayılarının artmasına yol açtığı görülüyor.

“İklim değişikliği ve okyanus biyolojisiyle ilişkili çoğu çalışmada, kutup sularına ve sıcak sulara odaklanılıyor. Tropik bölgelerde meydana gelen değişimler ise büyük oranda gözden kaçıyor” diyor Goes.

Yazarlar, bu sonuçlar ışığında; Umman denizinin üst katmanlarını taciz eden düşük oksijenli suların, Noctiluca popülasyonunun her yaz mevsiminde patlak vermesine yol açtığını öne sürüyorlar.

Burada, algler hızla fotosentez yapabiliyor ve diğer organizmalar ise, Himalayalar’daki kar örtüsünün kaybolması yüzünden “ısı aktarımlı karışımın zayıflamasıyla, besin açısından ciddi biçimde sınırlanıyorlar.”

Yazarlar, yıllar geçtikçe büyüyen ve her yıl meydana gelen bu alg patlamasının; Somali ve Yemen gibi ülkelerde yerel balıkçılığa zarar verebileceğini ve iklim değişikliği etkisini artırıp, Himalayalar eşi görülmemiş bir hızda erimeye devam ettikçe karışıklıkların, yoksulluğun ve yoksunluğun ilerlemesine yol açabileceğini belirtiyor.

“Salpler ve denizanaları hariç olmak üzere zooplanktonların Noctiluca ile beslenememesi, Noctiluca patlamalarının tropik besin zincirinde kısa devre yapabileceğini gösteriyor” diye yazıyor araştırmacılar.

“Bu sebeple, her yıl yeniden ortaya çıkmaları ve kışın artan egemenlikleri; Umman Denizi’ndeki besin ağına dair temel bilgilerimizin yeniden gözden geçirilmesini gerektirecek.”

Çalışma, Nature Scientific Reports bülteninde yayınlandı.

 

 

 

 

Yazar: Carly Cassella/ScienceAlert. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz