Tozlu Samanyolu Galaksisinin Derinliklerine Dalın

0
Görüntü: EXPLORE/ACRI-ST/GEPI.

Tozlu Samanyolu galaksisine doğru yapılan bir dalış canlandırması, Dünya’dan giderek uzaklaştıkça galaksimizin ana hatlarının nasıl şekil aldığını ortaya seriyor.

Avrupa Uzay Ajansı’nın Gaia uzay görevine ve diğer uzay bilimi veri setlerine ait verileri kullanan gökbilimciler, Samanyolu galaksisindeki tozun modellendiği bir canlandırma oluşturmuşlar. Çalışma, geçtiğimiz hafta Warwick Üniversitesinde gerçekleştirilen İngiltere Ulusal Gökbilim Toplantısı’nda (NAM 2022) sunuldu.

Canlandırmada, Dünya’nın yakınlarından başlayıp 13.000 ışık yılı boyunca galaksi merkezine doğru uzanan kümülatif toz birikimi gösteriliyor; yani Samanyolu galaksisinin toplam uzunluğunun yaklaşık %10’u kadar. Tozlar yakın civarda dört bir yanı sararken, uzaklaşıldığında ise galaktik düzlem boyunca yer alan toz birikimi belirgin şekilde görülüyor. Biri galaktik düzlemin altında ve biri de üstünde olmak üzere, iki ‘pencere’ de ortaya çıkıyor.

Araçların geliştirildiği EXPLORE projesinin koordinatörü Nick Cox, “Toz bulutları, yıldızların oluşumuyla ve yok olmasıyla ilgili” diyor. “Dolayısıyla bunların dağılımı, galaksideki yapıların nasıl oluştuğuyla ve galaksinin nasıl evrimleştiğiyle ilgili bir hikaye anlatıyor. “Bu haritalar, evrenbilimcilerin toz bulunmayan yerleri ortaya çıkarması için de önemli. Samanyolu galaksisini engellenmemiş şekilde görmeyi sağlayan bu bölgeler, Hubble ya da James Webb Uzay Teleskobu’yla yapılan derin alan gözlemleri üzerinden evrenin uzak kısımlarını incelememizi sağlıyor.”

Animasyonun oluşturulmasında kullanılan araçlar, Gaia uzay görevi ve 2MASS Tüm Gökyüzü Gözlemi’nden elde edilen verileri bir araya getiriyor. Yıldız ve galaksilerin yanısıra Ay keşif çalışmalarını desteklemek üzere tasarlanan bir grup uygulamanın parçasını oluşturan bu araçlar, Avrupa Birliğinin Ufuk 2020 programıyla sağlanan fonlarla geliştirilmiş.

Manchester Üniversitesi ve EXPLORE projesinde çalışan Albert Zijlstra, “Son teknoloji makine öğrenimi ve görsel analizler, uzay bilim görevlerindeki bilimsel geri dönüş ile keşifleri büyük oranda zenginleştirme gücüne sahip” diyor. “Fakat bunların kullanımı, gökbilim alanında halen görece yeni kalıyor. Geçtiğimiz ay üçüncü kez yayınlanan Gaia verileri gibi yeni verilerin sabit bir şekilde akmasıyla beraber, incelenecek bilgi hazinesi artıyor. Hatta bu veriler, insanların ömür boyunca işleyemeyeceği kadar büyük. EXPLORE için bilimsel keşifleri desteklemek amacıyla geliştirdiklerimiz gibi araçlar gerekiyor; veri içindeki özellikleri belirlememize veya en ilginç ya da olağan dışı özellikler ile yapıları seçmemize yardımcı olacak araçlar…”

 

Kaynak: İngiltere Kraliyet Gökbilim Derneği. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz