Uyuyan Volkanların Altında Gizli Magma Odaları Var

0
Oregon'daki Kaldera Krater Gölü'nün havadan görüntüsü. Fotoğraf: Marli Miller/UCG/Universal Images Grup, Getty Images aracılığıyla

‘Bu magma yığınlarının sadece aktif bir durumda değil, bütün ömürleri boyunca volkanların alt kısımında bulundukları görülüyor.”

Volkanlar son derece güçlü olsalar da her zaman etrafa sıcak lav püskürtmüyorlar. Pek çoğunun uyku halinde olduğu ya da yok olduğu düşünülüyor. Bu volkanlar, bazı durumlarda güçlerini yüz binlerce yıl göstermemiş oluyor. Fakat bilim insanlarından oluşan bir araştırma takımı geçenlerde Kuzey Amerika’daki Cascade Sıradağları’nda yer alan altı yanardağın altında magma odalarının gizlendiğini bulmuş. Üç hafta önce Nature Geoscience bülteninde yayımlanan bulgular, aktif bir volkanı uyuyan bir volkandan neyin ayırdığına yönelik fikirlere meydan okuyor.

Aktif volkanlar ve uyuyan volkanlar

Hawai’i’deki Kilauea Dağı ve İzlanda’daki Grimsvötn gibi bir volkanın kalderasından çıkan gözle görülür lavlar, belli ki bir volkanın aktif olduğunu gösteriyor. Fakat aktif volkanların hepsi püskürmüyor. Genç ve taze magma odalarıyla beraber gelecekte püskürme potansiyelleri bulunuyor.

ABD Jeolojik Araştırma Kurumuna (USGS) göre uyuyan bir volkan, şu anda püskürmeyen bir volkan. Yine de gelecekte püskürebilir. Bazı volkanbilimciler, volkanın binlerce yıldır püskürmeyen bir volkanı kastederken “uzun süre uyuyan sistem” tabirini kullanıyor. “Yakın zaman önce aktif sistem” ise birkaç yıl, onlarca yıl ya da yüzlerce yıl önce püskürmüş olabilir. Volkanı uyuyan ve “potansiyel olarak aktif” yapan şey, genelde büyük magma kütlelerinin püskürmeler sırasında dışarı atılmış ve zamanla dağılmış olması. En son 360.000 yıl kadar önce püsküren Tanzanya’daki Kilimanjaro Dağı ve 317 yıl önce püsküren Japonya’daki Fuji Dağı, uyuyan volkanlar şeklinde düşünülüyor.

Ancak yeni araştırma, bu tanımlamalara meydan okuyor.

Alttaki magma

Yeni çalışmada Cornell Üniversitesi ve USGS’de görev yapan bir araştırma takımı, Birleşik Devletler’in kuzeybatısındaki Cascade Sıradağları’nda yer alan çeşitli boyut ve uyku durumundaki altı volkanı incelemiş (bu volkanlar Lassen Zirvesi, Krater Gölü, Newberry Volkanı, Hood Dağı, St. Helens Dağı ve Rainier Dağı). Sismik dalgalar, bu volkanların hepsinde devamlı ve geniş magma odaları olduğunun belirlenmesini sağlamış; uyuyanlarda bile. Araştırma takımına göre bu volkanların bazıları binlerce yıldır aktif olmadığından (Oregon’daki Krater Gölü volkanı da dahil), sonuçlar şaşırtıcı.

Cornell Üniversitesinde çalışan doktora sonrası araştırma görevlisi ve makalenin eş yazarı Guanning Pang, “Püskürme sıklığı ne olursa olsun, pek çok volkanın altında geniş magma odaları görüyoruz” diyor bir açıklamada. “Görünüşe göre bu magma kütleleri sadece aktif bir haldeyken değil, bütün ömürleri boyunca volkanların altında duruyor.”

Magma kütlelerinin daha fazla volkanda devam ettiğinin gözlemlenmesi, gelecekteki volkanik faaliyetleri gözetleyip tahmin eden araştırmacılar önemli bir unsur. USGS, Ulusal Volkan Erken Uyarı Sistemi kapsamında Cascade Sıradağları ve diğer yerlerdeki volkanik gözlemleme ağlarını genişletip geliştiriyor. Hedef, eli kulağında bir püskürmenin işaret ve sinyallerini mümkün olduğu kadar erken tespit ederek insanlara yeterli uyarıyı sağlamak.

“Büyük miktarda magma bulursak, bunun püskürme ihtimalinin arttığını gösterdiğini düşünüyorduk” diyor Pang. “Fakat artık temel durumun bu olduğuna yönelik bir algı değişimi yaşıyoruz.”

Sonuçlar, püskürmelerin bir magma odasını her zaman tamamen boşaltmadığını akla getiriyor. Bunun yerine, fazlalık hacim ve basıncın bir kısmını dışarı atıyor. Kabuk kademeli olarak erirken, magma odası da zamanla yavaş yavaş genişleyip yeniden dolabiliyor.

Cornell Üniversitesinde jeofizikçi olarak çalışan makale yazarı Geoffrey Abers bir açıklamada şöyle söylüyor: “Eğer magmanın bulunduğu yere dair genel anlayışımız daha iyi olsaydı, gözlemlemeyi hedefleme ve en iyi duruma getirmede çok daha iyisini yapabilirdik. Abers ayrıca “nadiren gözlemlenen veya yoğun çalışmaların konusu olmamış pek çok büyük volkan bulunduğunu” da belirtiyor.

Taşınabilir bir yöntem

Araştırma takımı ek olarak, bu önemli verileri toplamak için daha az sayıda araç kullanabileceğini de keşfetmiş. Çalışmadaki her bir volkanın etrafında konumlandırılan çok ufak bir sismometre ağı kullanarak, Cascade Sıradağları volkanlarının yakınındaki sismik geniş bant istasyonlarında kısa süre önce yapılan bazı geliştirmelerden yararlanmışlar. Ardından uzak depremlerden çıkan saçılmış dalga alanlarının kullanıldığı bir teknik uygulayarak, detaylı yüzey altı görüntüleri oluşturmuşlar.

“Önceden görüntüleme yöntemleri bir volkanın etrafına onlarca ya da yüzlerce sismometre konuşlandırmayı gerektiriyor ve zorlu bir girişim meydana getiriyordu” diyor Abers.

Planlar arasında magma gözlemleme sisteminin genişletilerek, Cascades’da yapılan keşfin başka yerlere de uygulanıp uygulanmayacağını öğrenmeye çalışmak bulunuyor. Bu konumlardan birisi de 90 tanesi son 10.000 yılda aktif olmuş 130’dan fazla volkana ev sahipliği yapan Alaska.

“Yöntemimiz çok taşınabilir ve sadece az miktarda modern sismografik istasyonla birlikte, dünya çapındaki diğer volkanların pek çoğunda olmasa bile birçoğunda kullanılabilir” diyor Abers. “Bunun volkan çalışmalarını sistemize etmeye yardımcı olabileceğini ve volkanik tehlike değerlendirmesinde küresel çerçeveler için anahtar bir parça sunabileceğini düşünüyoruz.”

Yazar: Laura Baisas/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz