Yale, birinci sınıf başvuru formunda bazı değişiklikler yapıyor. ABD’nin seçkin üniversitesine kabul edilen lise öğrencilerine, talep edilen ikinci denemede önceden serbestlik verilse de (“hakkınızda bilmemizi isteyeceğiniz bir şeyi ifade edin” gibi), bu yılki adaylar, yeni ve özel bir soru dizisi ile karşılaşacak:
- Sizin de ait bulunduğunuz topluluk nedir? Bırakmış olduğunuz ayak izini ifade edin.
- Son yıllarda bir şey öğrendiğiniz zaman gerçek bir heyecan hissettiğiniz bir zamanı ifade edin.
- Yapmayı sevdiğiniz bir şeyi yazın.
Öğrencilerden, kendi seçtikleri bir konu üzerine 500 kelime yazmaları yerine, üç sorudan ikisi için 200 kelimelik cevaplar oluşturmaları istenecek.
Bunlar küçük görünebilir, fakat güncellemeler derin şeyler söylüyor: Yale’ın yeni kabul soruları, ülke çapındaki yerleşkelerde sınıf ve soy hakkındaki alevlenmiş, yıl boyu süren bir tartışmanın sonunda geliyor. Sorulardan birinin, adayların “topluluk” algısına odaklanması gerçeği, Ivy League okulunun, farklılık ve kapsamayı desteklemedeki ilgisinin yenilenmiş olduğunu yansıtıyor.
Yeni sorular ayrıca Yale’ın kabul öncelikleri hakkında daha önce olduğundan daha fazla şey açığa çıkarıyor.
Yale’ın kabul dekanı Jeremiah Quinlan, Quartz’a şöyle açıklıyor: “Biz tutkuya ve yurttaşlık yükümlülüğüne bakıyoruz. Bu şeylere uzun zamandır bakıyorduk fakat belirgin şekilde sormuyorduk. Bana göre önceki deneme sorusu, kaçan bir fırsattı. Bu yıl özel istemler yapmak istedik ve bu sayede bu türden nitelikleri inceleyebileceğiz.”
İşte, liseliler ve ebeveynler: bunun bedeli sadece sıkı çalışmak değil, aynı zamanda içinde yaşadığınız topluluğa karşı güçlü bir ilgi göstermek ve (akademik bir konu, bir hobi veya diğer herhangi bir konudaki) gerçek bir tutkunun, kabulünüz üzerinden geldiğinden emin olmak. Yale, sadece yüksek oranda hevesli öğrencilerle ilgilenen seçici bir üniversite değil; kabul uzmanları gittikçe artan bir şekilde, ergenlere, yeteneklerinden çok tutkularına vurgu yapmalarını tavsiye ediyor. (Araştırmalar, tutkunun başarı anlamına gelmeye eğilimi olduğunu gösteriyor zaten.)
Fakat üniversite adayları, önceden çok söylenmiş veya basmakalıp olan yanıtlar gönderme konusunda dikkatli olmalılar; dar kelime sınırlarıyla bu hatayı yapmak kolaydır ve ayrıca düşündüğünüzden çok daha sık yapılır.
Quinlan şöyle söylüyor: “Zorluklardan biri, öğrencilerin sadece klişe olan bir şeyi değil, kişisel ve yansıtıcı cevaplar yazdıklarından emin olmak zorunda olmaları.”
Quartz
