Yanıt veren kimse yok.
Danimarka kıyıları açıklarında yüzen yalnız bir yunus, uçsuz bucaksız hiçliğe doğru bağırıyor ancak kimse yanıt vermiyor. Bölgede yaşayanların “Delle” adını verdiği bu 17 yaşındaki şişe burunlu yunus, ilk olarak beş yıl kadar önce Svenborgsund kanalında gezerken görülmüş. Bu durumun tuhaf olduğu düşünülmüş çünkü söz konusu alan, normalde yunusların geçtiği bölgenin çok dışında kalıyor. Daha da ilginç olanıysa Delle’in tek başına görülmesi. Bu durum, neredeyse her zaman sürü halinde seyahat eden çok sosyal türlerde nadir rastlanan bir şey.
Güney Danimarka Üniversitesinde çalışan ve Delle’i duyan deniz biyologları, doğadaki izole bir yunusun çıkardığı sesleri dinlemek için benzersiz bir fırsat yakaladıklarını fark etmişler. Delle’in gezdiği alana birkaç aylığına mikrofon yerleştiren araştırmacılar, yapabilirlerse az miktarda ses duymayı beklemişler. Fakat buldukları karşısında şoka uğramışlar.
“Beklentilerimizin aksine, bu yalnız yunusun çok ses çıkardığını keşfettik” diye yazıyor araştırmacılar geçtiğimiz ay Bioacoustics bülteninde yayımlanan makalelerinde.
Araştırmacılara göre bu şaşırtıcı bulgular, sosyal etkileşim için can atan Delle’in kendi kendine konuşuyor olabileceğini akla getiriyor. Hatta Delle, kendi “imzasını” taşıyan birden fazla ıslık bile oluşturmuş. Yunus sürüleri normalde bunu birbirlerini tanımak için kullanıyor.
Delle üç ay boyunca 10.833 ses çıkarmış
Araştırmacılar Delle’i, 8 Aralık 2022 ile 14 Şubat 2023 arasında 69 gün boyunca bir su altı mikrofonuyla dinlemişler. Başlangıçta fazla bir şey beklemeseler de araştırmacılar, 69 günün 35’inde iletişim sesleri tespit ettiklerini söylüyor.
Delle bu günlerde epey ses çıkarmış. Araştırmacılar toplamda 2.239 ıslık, 5.487 düşük frekanslı tonal ses, 767 kesik ses ve 2.288 ani ses darbesi tespit ettiklerini söylüyor. Hızlı bir klik sesi dizisi gibi olan bu ani ses darbeleri özellikle ilginç bulunmuş çünkü yunuslar bu sesleri genelde sürülerindeki diğer üyelere karşı bir saldırganlık işareti olarak çıkarıyor. Fakat Delle tamamen yalnızmış. Delle ayrıca kendi imzasını taşıyan üç ayrı ıslık da çıkarmış. Şişe burunlu yunusların normalde tek benzersiz ıslığı olur ve bu ıslık kendilerini başkalarına tanıtmak için kullandıkları bir isim görevi görür.
Güney Danimarka Üniversitesinde çalışan memeli deniz hayvanı biyoloğu ve baş makale yazarı Olga Gilatova, geçenlerde Live Science sitesine verdiği röportajda “Bence bu çağrılarda birkaç ufak ıslık vb. yakalamış olabiliriz” diyor. “Binlerce farklı ses kaydetmeyi kesinlikle beklemiyordum.”
Arkadaşı olmayan Delle, ‘kendi kendine’ konuşuyor olabilir
Araştırmacılar neden Delle’in bu kadar konuştuğunu kesin olarak söyleyemiyor. İlk başta yakındaki bir kürek sörfçüsüyle iletişim kurmaya çalışıyor olabileceğini düşünmüşler fakat Delle’in, sularda insan olmadığı zamanlar bile ses çıkardığı duyulunca bu kuram çökmüş. Araştırmacılar Delle’in diğer yunusların dikkatini çekmek için çağrı yapıyor olabileceğini de düşünmüşler. Fakat yunusun bölgede izole görüldüğü zamanın uzunluğu düşünüldüğünde, bu da ihtimal dışı görünüyor.
Filatova’ya göre daha muhtemel bir yanıt daha var. Delle, bizim komik bir şey duyduğumuz zaman kendi kendimize güldüğümüz gibi duyguyla tetiklenen istemsiz sesler çıkarıyor olabilir.
Araştırmacılar makalede şöyle yazıyor: “Yunusun bu sesleri herhangi bir türdeşi olmadan çıkarması çok olağan dışı bir durum. Bu durum, yunusun ‘iletişimsel’ seslerinin duygusal sinyaller biçiminde istemsiz çıkıyor olabileceğini veya iletişimden başka bir işleve hizmet ediyor olabileceğini gösteriyor.”
Fakat daha spekülatif olan başka bir cevap daha var. İçsel sosyal etkileşim ihtiyacından bu kadar süre mahrum kalan Delle, bu boşlukları kendi kendine konuşarak dolduruyor olabilir. İnsanlarda bu olguya “kendi kendine konuşma” deniyor. Araştırmalar, uzun süre izole kalan insanların kendi kendilerine daha çok konuşma eğiliminde olduğunu gösteriyor. Yine de araştırmacılar, çok fazla çıkarım yapmaya karşı uyarıyor; özellikle de insanlardaki kendi kendine konuşma davranışı o kadar iyi anlaşılmamışken.
Belki de çalışmanın tümüyle yanıt vermediği daha derin bir gizem daha vardır. Delle neden ilk başta bu soğuk Baltık Denizi’ne yalnız başına gitmeye karar verdi? Sürüsünden kovuldu mu? Bir şekilde kayboldu ve yolunu mu kaybetti? İlk romanını buz gibi izolasyonda yazan bir mizantrop mu? Muhtemelen hiçbir zaman kesin olarak bilemeyeceğiz.
Yazar: Mack Degeurin/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.