Yeni yeni ortaya çıkan beyin-bilgisayar arayüzleri (BCI), günün birinde beyin veya omurilik zedelenmesi yaşayan kişilerin hareket etmesine ya da iletişim kurmasına yardımcı olabilecek yardımcı cihazlar. BCI sistemleri, beyindeki elektriksel sinyalleri kaydeden ve bu sinyalleri kullanarak bilgisayarlar ya da robotik protezleri yönlendiren implant algılayıcılara dayanıyor.
Çoğu mevcut BCI sistemi, sayıları birkaç yüze kadar ulaşan nöronları örneklerken bir ya da iki algılayıcı kullanıyor. Fakat sinirbilimciler, çok daha büyük beyin hücresi gruplarından veri toplayabilen sistemlerle ilgileniyorlar.
Şimdiyse bir araştırma takımı, gelecekteki BCI sistemlerine yönelik önemli bir adım atmış. Söz konusu adımda, her biri hemen hemen bir tuz tanesi boyutunda olan bağımsız, kablosuz mikro ölçekli sinirsel algılayıcıların oluşturduğu eşgüdümlü bir ağ kullanılarak beyin faaliyeti kayıt altına alınıp uyarılıyor. “Nörotanecikler” şeklinde adlandırılan bu algılayıcılar, ateşlenen nöronların çıkardığı elektriksel darbeleri bağımsız biçimde kayıt altına alıyor ve bu sinyalleri merkezi bir istasyona gönderiyor. Bu istasyon ise söz konusu sinyalleri eşgüdümleyip işliyor.
Dün Nature Electronics bülteninde yayımlanan bir çalışmada araştırma takımı, bunun gibi 50 otonom nörotanecik kullanarak bir kemirgendeki sinirsel faaliyetleri kayıt altına almış.
Araştırmacıların söylediğine göre sonuçlar, günün birinde beyin sinyallerinin eşi görülmemiş detaylarla kaydedilmesini sağlayabilecek bir sisteme doğru atılan adım niteliğinde. Yeni gelişmeler, beynin nasıl çalıştığına ilişkin yeni tespitlere ve beyin ya da omurilik zedelenmesi olan insanlar için yeni tedavilere yol açabilir.
Brown Üniversitesi. Ç: O.
