Riverside – California Üniversitesi’nde çalışan bir kekemelik uzmanının yeni araştırmasına göre astrositler (beyinde yer alan ve beynin işleyişine etkin şekilde katılan yıldız biçimindeki hücreler), kekemelikte önemli bir rol oynayabilir.
RCÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri ve Sinirbilim Bölümü başkanı ve çalışmaya önderlik eden bilim insanı Profesör Gerald A. Maguire, şöyle söylüyor: “Bizim çalışmamız, risperidon ilacıyla yapılan tedavinin, kekeleyen insanların striatumunda faaliyet artışına yol açtığını öne sürüyor. Risperidonun kekemelikteki faaliyet mekanizması kısmen, striatumdaki astrositlerin metabolizmasında (veya faaliyetinde) gerçekleşen artışla ilişkili gibi görünüyor.”
Cuma günü Frontiers in Neuroscience bülteninde yayımlanan çalışmanın bulguları, ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri Ulusal Nörolojik Bozukluklar ve İnme Enstitüsü’nde bağımsız bir araştırma görevlisi olan Magauire ve Şahriar ŞeikBahaey arasındaki işbirliği sayesinde ortaya çıkmış.
Striatum, istemli harekete olanak tanımalarıyla bilinen bir grup sinir hücresi yığını olan bazal gangliyanın önemli bileşenlerinden. Ön beyinde bulunan striatum; algı, ödül ve eşgüdümlü hareketlerle ilişkili sinirsel faaliyetler içeriyor.
Çocuklukta başlayan bir akıcılık bozukluğu olan ve konuşma bozukluğuna yol açan kekemelik, yüksek seviyelerde dopamin nörotransmiteriyle ilişkilendiriliyor. Risperidon, beyinde dopaminin etki ettiği almaçları engelleyerek ve bu sayede aşırı dopamin faaliyetini önleyerek çalışıyor. Risperidon, dünyanın neredeyse her yerinde hekimler tarafından reçeteyle verilebiliyor. Neredeyse 30 yıldır var olan ilaç, genelde şizofreni ve bipolar bozukluk için yazılıyor.
Maguire ve ŞeikBahaey’in elde ettiği bulgular, striatumdaki astrositlerin, risperidonun kekemeliği azaltma biçiminde etkili olabileceğini gösteriyor.
İkbal Pittalvala/Riverside – California Üniversitesi. Ç: O.