JACINTA BOWLER
Eğer gerçekten dürüst olacaksak; gerektiğinden çok daha fazla genel kültüre sahip olan bu ufak tefek bilgi yıldızları, epey çekilmez oluyorlar.
Fakat kötü haberlerimiz var; bunlar daha da beter olmak üzere. Yapılan ufak bir çalışmada, genel kültürü iyi olan kişilerin beyinlerinin cidden verimli biçimde bağlanmış olabileceği gösterilmiş.
Ayrıca bir sonraki önemsiz bilgi gecesinde, size bu konu hakkındaki her şeyden bahsedebileceklerine dair iddiaya girebilirsiniz.
Araştırmacılar, makalelerinde şöyle yazıyorlar: “Mevcut çalışma, henüz cevabı verilmemiş olan ve beyin yapısı ile işlevi konusundaki bireyler arası farklılıkların; genel kültür konusundaki bireyler arası farklılıklarla bağlantılı olup olmadığı sorusunu ele alıyor”
“Elde ettiğimiz sonuçlar, genel kültür ile bağlantılı olan nöroanatomik bağıntıların ilk bulgularını sunuyor ve hâlâ büyük oranda eksik olan; algısal performansın biyolojik temelini meydana getiren mozaiğe eksik bir parça ekliyor.”
Bochum Ruhr Üniversitesi ile Berlin Humboldt Üniversitesi’nde çalışan araştırma takımı, (birçoğu öğrenci olan) 324 sağlıklı kişiyi almış ve bu kişilerin yapısal ile işlevsel beyin güzergâhlarını keşfetmek amacıyla bir dizi farklı MRI yöntemi kullanmış.
Difüzyon tensör (nüfuz gerey) görüntüleme adı verilen özel bir görüntüleme çeşidi, sinir liflerimizin güzergâhlarını tanımlıyor. Araştırmacılar daha sonra bu güzergâhların “verimini” belirlemek amacıyla bazı modeller kullanmış.
Araştırmacılar ayrıca katılımcılardan, Bochum Bilgi Testi adı verilen bir genel kültür testini tamamlamalarını istemiş. Test, çeşitli alanlardan oluşan 300’ün üzerinde sorudan meydana geliyormuş ve zormuş; katılımcılar, ortalamada soruların yarısından daha azına doğru cevap vermişler.
Takım daha sonra bir dizi model kullanarak, genel kültürün sinir lifi güzergâhlarının verimiyle bağlantı olduğunu söyleyen hipotezi sınamaya çalışmış.
Araştırma takımı, hem yaşın hem de cinsiyetin, yüksek genel kültür ile bağlantılı olduğunu (yaşı daha büyük olan erkekler, testte en iyi sonuçları elde etmişler); fakat beynin yapısına atfedilen fark miktarının ise ufak olduğunu bulmuşlar (buna, küresel yapısal ağ verimi veya NETstruc adını vermişler).
Takım, makalede şöyle açıklıyor: “NETstruc, genel kültürü haber verme konusunda eşsiz bir katkı sunan tek beyin özelliği olmaya devam etti.”
Peki neden böyle oldu? Takımın bu konuda bir fikri var fakat bunun doğrulanması için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız olacak.
Çalışmanın ilk yazarı olan ve Bochum Ruhr Üniversitesi’nde çalışan biyopsikolog Erhan Genç, şöyle söylüyor: “Varsayımımıza göre; beynin daha verimli bir ağ yapısına sahip olması, bilgi parçalarının daha iyi birleştirilmesine katkıda bulunuyor ve bu sebeple, bir genel kültür testinde daha iyi sonuçlar alınmasına yol açıyor.”
Şimdi; bunun kesin bir delil olmadığını belirtmekte fayda var. Kullanılan örnek boyutu nispeten küçükmüş; sinir güzergâhlarına atfedilebilecek olan fark da öyle. Fakat bu fark, yine de kayda değermiş.
Buna rağmen araştırma, beyinlerimizin nasıl çalıştığına dair ilginç bir bakış sunuyor; ufak bilgi yarışmasında her zaman kazanan o çocuğa söylemeseniz mi acaba?
“İnsanların genel kültürünü kesin olarak ölçebilsek de ve bu bilgi hazinesi, bir bireyin hayat yolculuğunda çok önemli olsa da; genel kültür ile beynin özellikleri arasındaki bağlantılar hakkında şimdilik az şey biliyoruz” diyor Genç.
Araştırma, European Journal of Personality bülteninde yayınlandı.
ScienceAlert
