Biz de dahil olmak üzere çoğu hayvanda elektriksel bir uğultu var. Bunun nereden geldiğini veya tam olarak niçin var olduğunu kimse bilmiyor. Bugün yayımlanan yeni bir araştırma, bu elektriksel uğultunun ilk yıldırımlardan geldiğini ileri sürüyor.
Çoğu omurgalı ve omurgasız hayvanda, arka planda daimi bir hücresel elektriksel faaliyet bulunuyor. Bu faaliyet, 5’ten 45 Hertz’e kadar değişen ufak bir titreşim ile sinir sistemi boyunca akıyor (fakat insanların duyabildiği ses dalgaları, bu aralığın epey üstünde). Şimdiyse International Journal of Biometeorology bülteninde yayımlanan yeni bir çalışmada, son derece düşük olan bu titreşim (ELF) aralığının, atmosferde şimşeklerin sebep olduğu doğal titreşimlerle örtüştüğü belirtiliyor.
Yeni çalışmanın baş yazarı ve İsrail’deki Tel Aviv Üniversitesi’nin Porter Çevre ve Dünya Bilimleri Fakültesi’nde araştırmacı olan Colin Price şöyle söylüyor: “Yaklaşık 20 yıl önce; okyanuslardaki zooplanktonlar gibi en basit canlılardan beyinlerimize kadar pek çok biyolojik sistemde, küresel yıldırım faaliyetinin oluşturduğu frekans aralığıyla tamamen aynı aralıkta elektriksel faaliyet olduğunu keşfetmeye başladık. Düşündük ki evrimsel zaman ölçeklerinde, milyarlarca yılda; yaşam biçimleri doğanın kendilerine verdiği şeyi kullanmış ve bir şekilde bu frekanslara ya eşgüdüm, ya da uyum sağlamış olabilir.”
Gezegen çapında yıldırımlar, saniyede 50 ila 100 defa yere düşüyor. Bu yıldırımların, gezegenin atmosferi boyunca yankılanan son derece düşük frekanslı (ELF) elektromanyetik enerji dalgaları oluşturduğu 1960’lardan beri biliniyor. Schumann rezonansları olarak bilinen bu ELF dalgaları, gezegeni milyarlarca yıldır kuşatmış durumda; hatta Dünya’da bir atmosfer yokken bile. En kuvvetli rezonans, 8 Hz’ye yakın bir frekanstayken; diğer birkaç rezonans ise 3 ila 60 Hz arasında meydana geliyor. Schumann rezonansları, Dünya’da bugün elektriksel yönden sessiz olan herhangi bir yerde ölçülebiliyor; mesela, elektrik şebekelerinden uzak olan bir çölde…
Mara Johnson Groh/Live Science. Ç: O.