Avrupa’da yapılan yeni araştırmada, yaşlı insanların önceki nesle kıyasla genel olarak daha uzun ve daha sağlıklı yaşadığı bulunmuş.
Günümüzde Finlandiya’da yaşayan 75 ve 80 yaşındaki insanlar, 30 yıl öncesine göre fiziksel ve zihinsel yönden daha sağlıklı görünüyormuş.
İnsanlardaki ömür beklentisi, son birkaç on yılda sıradışı miktarda yükseldi. 1960’larda doğan ortalama bir insan, yaklaşık 52 yaşına kadar yaşıyormuş; Finlandiya’da ise artık 80’in üstünü görmeyi bekleyebiliyorlar.
Fakat bu fazladan yılların ne kadarının, nispeten iyi durumda olan zihinsel ve fiziksel işlevler ile birlikte sağlıklı geçtiği pek belli değil.
Sonuçta daha uzun bir yaşam, daha kaliteli bir zaman anlamına gelmeyebilir. Bazı bilim insanları ise “ömürlerimize yıllar eklenirken”, “yıllarımıza yaşam eklenmediğinden” endişe ediyor.
Bu endişenin ışığında Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), geçenlerde sağlıklı yaşam beklentisi (HALE) olarak bilinen yeni bir ölçüt takdim etti.
Hızla yaşlanan küresel nüfus için güzel bir adım olsa da; ileri yaşta sağlıklı ve işlevsel bir yaşamı ölçmenin yöntemini bulmak zor. Hal böyle olunca; ömür beklentisinin fiziksel ve zihinsel sağlığın daha iyi olmasıyla bağlantılı olup olmadığına yönelik yapılan mevcut araştırmalar, tutarlı olmayan sonuçlar ortaya seriyor ve bu çalışmaların birçoğu da kişilerin kendi değerlendirmelerine dayanıyor.
Nesnel ölçümlerin kullanıldığı araştırmalar bile kesin olmayan sonuçlar sunmuş. Avrupa’daki popülasyon temelli büyük çalışmalar, yaşlı insanlardaki kas gücünün geçmişe göre kötü durumda olduğunu gösterirken; diğer çalışmalar ise kavramanın, yürüme hızının ve kalp damar işlevlerinin iyileştiğini göstermiş.
Carly Cassella/ScienceAlert. Ç: O.
