Bulunduğumuz nokta itibarıyla ne kadar yaşlı olursanız, ciddi bir COVID-19 hastalığı geçirme ihtimalinizin o kadar arttığı biliniyor. Fakat araştırmacılar bu durumun, yaşlı insanların virüs kapma ihtimalinin daha yüksek olduğundan mı; yoksa virüs kaptıkları zaman daha ciddi şekilde etkilendiklerinden mi kaynaklandığını kesin olarak bilememişlerdi.
Hâlâ bütün cevapları bilmiyoruz fakat Japonya’daki araştırmacıların yeni modeline göre yaşınız, muhtemelen virüse yönelik hassasiyetinizi değil; sadece ciddi hastalık veya ölüm tehlikesini etkileyebilir.
Araştırmacılar, çok farklı COVID-19 rakamlarına sahip üç ülkenin (İtalya, İspanya ve Japonya) verisini ayrıntılı şekilde incelemiş. Fakat bunların hepsi, iyi şekilde kayda geçirilen sağlık verilerinden oluşuyormuş.
29 Mayıs’a kadar İtalya’da 100.000 kişi başına 382,3 onaylı vaka bulunurken, İspanya’da 507,2 ve Japonya’da ise sadece 13,2 vaka varmış.
Araştırma takımı ayrıca COVID-19 ölüm oranlarındaki yaş dağılımına ve temel üreme katsayısına (R0) bakmış. R0, enfekte bir insandan ortalamada ne kadar insanın virüs kaptığını söylüyor. Bilim insanları, yaş dağılımının bütün ülkelerde çok benzer olduğunu fakat R0‘ın epey farklı olduğunu bulmuşlar.
Takım, yeni makalesinde şöyle yazıyor: “İtalya, İspanya ve Japonya arasındaki COVID-19 ölümlerinin yaş dağılımlarında sadece ufak farklılıklar görülüyordu; ülke başına ölüm sayılarında büyük farklılıklar görülse dahi…”
“Bu durumun belirleyici etmenini anlamak üzere, bulaşma dinamikleri ile COVID-19’un doğal tarihini tarif eden matematiksel bir model oluşturduk ve İtalya, İspanya ile Japonya’daki ölüm oranlarının veri dizisini çözümledik.”
Araştırmacılar ayrıca, her yaş grubu için insandan insana tahmini bulaşma seviyesi ile her ülkenin etkisi altında olduğu, R0‘ı etkileyen kısıtlama seviyelerini dahil etmişler.
Eğer her yaş grubundaki vaka oranı, üç ülkenin tümünde de aynıysa (bunu aşağıdaki çizelgeden görebilirsiniz), buna sebep olan şey ne?
Takım; veriyi modelleyerek yaşın hastalık şiddetini veya ölüm oranını etkilemediğini öne sürdüğünde, modelin işe yaraması için hassasiyetin gerçek dışı biçimde farklı olması gerektiğini bulmuş. Virüs hakkında şimdiye kadar bildiklerimize bakarsak, kulağa mantıklı geliyor.
Bunun yerine model, hassasiyetin muhtemelen yaşınıza göre değişmediğini; fakat yaşın hastalık şiddeti ve ölüm oranını yansıttığını göstermiş.
“Tüm COVID-19 vakaları arasındaki ölüm oranı veya belirti gösteren enfeksiyon oranının yaşa bağlı olmaması durumunda; ölüm oranlarındaki benzer yaş dağılımlarını ve farklı temel üreme katsayılarını (R0) açıklamak için İtalya, Japonya ve İspanya arasındaki COVID-19 enfeksiyonlarına yönelik yaşa bağlı hassasiyetlerin gerçek dışı şekilde farklı olması gerektiği ortaya çıktı” diye yazıyor takım.
“Hassasiyetin yaşla ilişkisini tamamen inkar edemesek de, elde ettiğimiz sonuçlar bunun çok da yaşa bağlı olmadığını; fakat hastalık şiddetinde yaşa bağlılığın, ölüm oranlarında gözlenen yaş dağılımının oluşumuna büyük ölçüde katkıda bulunduğunu öne sürüyor.”
Bu sebeple model, (en azından bu verileri kullanarak) COVID-19 kapmaya yönelik hassasiyetin yaş grupları boyunca epey benzer olduğunu gösteriyor.
Hikayenin hepsi bu değil; araştırmacılar, yaş gruplarındaki hassasiyeti belirlemek üzere daha fazla veriye (doğru vaka ölüm oranları gibi) ihtiyaç olduğunu söylüyor. Bunları incelemek oldukça zor. Bu yüzden takım, gerçek zamanlı tespitler ile birlikte büyük ölçekli yoğun bir çalışma öneriyor.
Maalesef, böyle bir şeyin yakın zaman içerisinde gerçekleşmesi muhtemel değil. Fakat daha fazla salgın hastalık modellemesinin yapılması umuluyor. Modelin hâlâ geçerli olup olmadığını görmek için diğer ülkelere bakmak, muhtemelen daha kolay bir inceleme olur.
Araştırma, Scientific Reports bülteninde yayımlandı.
Yazar: Jacinta Bowler/ScienceAlert. Çeviren: Ozan Zaloğlu.