Yeni araştırmanın öne sürdüğüne göre maymunlar, insanlara çok benzer şekilde kendi kendini evcilleştirme sürecine girmiş olabilir ve birbirlerine karşı sergiledikleri davranış biçimleri yoluyla, evrimleri ile fizyolojilerinin gidişatını değiştirmiş olabilirler.
Hayvanlardaki evcilleşmenin, yabani emsallerinde gözlenmeyen belirli fiziksel özellikleri teşvik ettiği uzun süredir biliniyor. Evcilleşme sendromu adı verilen ve Charles Darwin zamanından beri bilinen bu olgunun, her türlü fiziksel özellik ile niteliğin altında yattığı düşünülüyor.
‘Evcilleşme’ terimi, belki en sık şekilde hayvanları evcilleştiren insanlar bağlamında kullanılmışsa da; her zaman bu anlama gelmiyor. Bilim insanları, insanların da daha uysal ve daha sosyal davranışlar sergileyen partnerleri tercih ederek, kendi kendilerini farkında olmadan evcilleştirdiklerini düşünüyorlar.
Bu düşünceye göre söz konusu seçimler, antik davranışlarımızın daha vahşi ve hayvansal taraflarından bazılarını nesiller boyunca elemiş; bunun yerine hoşgörü ve toplum yanlısı davranışları desteklemiş olabilir. Karşılığında da, bildiğimiz şekliyle insan medeniyetinin gelişmesine yol açmış olabilir.
Kulağa ikna edici bir argüman gibi geliyor fakat bilim insanları, bu hipoteze yönelik kanıtların büyük oranda koşullara bağlı olduğunu düşünüyor.
Princeton Üniversitesi’nde çalışan sinirbilimci Asıf Gazanfer, “Bu gerçekten de popüler ve heyecan verici bir görüş. Ancak dost canlısı davranış ile evcilleşmenin diğer nitelikleri arasında bir bağlantı olduğuna dair doğrudan kanıt içermiyor” diyor.
Fakat Gazanfer ve takımının yeni araştırması sayesinde, böyle bir bağlantı tespit edilmiş olabilir.
Araştırmacıların ipek maymunlarıyla (Callithrix jacchus) yaptıkları deneylerde elde ettiği sonuçlar, bir hayvan türündeki sesle ilgili sosyal davranış ile bireysel hayvanlardaki fiziksel bir evcilleşme özelliği arasında bağlantı olduğunu gösteriyor.
İpek maymunları, yüksek seviyeli sosyal hoşgörü ve toplum yanlısı davranışlar sergiliyor ve sırayla ses çıkararak birbirleriyle iletişim kuruyorlar. Gazanfer ve takımı, önceki araştırmalarda bebek maymunların bu sesleri; bebeklerin konuşmayı öğrenmesine benzer bir şekilde, ebeveynlerinden gelen sosyal pekiştirme yoluyla öğrendiğini göstermişler.
Ebeveynlerden gelen bu tür geri bildirimler, seslendirme yönteminden daha fazlasını etkiliyor. İpek maymunlarında evcilleşmenin bilinen işaretlerinden biri de, pigment kaybı özelliği: Hayvanların alınlarında, göze çarpan beyaz bir desen bulunuyor.
Araştırmacılar, karşılıklı sesler ile bu özel desen arasında bir bağlantı olup olmadığını ve eğer var ise bunun; bir çeşit kendi kendini evcilleştirme sürecinin kanıtı şeklinde görülüp görülemeyeceğini araştırmak istemiş.
Üç farklı ipek maymunu ailesinden gelen üç çift ikiz bebekle yapılan deneylerde, bebek maymunların her birine ‘sanal bir ebeveynden’ ses geri bildirimi verilmiş: Yani maymunların çağrılarına cevap veren yetişkinler gibi ses çıkaran bir bilgisayar kullanılmış…
Fakat iki ay boyunca yürütülen bu deney seanslarında; her çiftteki ikizlerden birine, kardeşinden 10 kat daha fazla ses geri bildirimi verilmiş.
Araştırmacılar, hayvanlara verilen ses eğitimi miktarının, kafalarındaki beyaz kürk parçasının boyutuna bağlı olduğunu bulmuşlar: Evcilleşmenin işareti olan bu desen, kendileriyle daha fazla konuşulduğu zaman daha büyük hale geliyor ve daha hızlı büyüyormuş.
Peter Dockrill/ScienceAlert. Çeviren: Ozan Zaloğlu.