İnsan biyolojisinin en büyük gizemlerinden biri de tek bir hücrenin, ortalama bir vücutta yer alan ve her birinin kendi özel rolü olan 37 trilyon hücreyi nasıl meydana getirebildiği. Yale Üniversitesi ve Mayo Clinic enstitüsünde çalışan araştırmacılar, böylesi inanılmaz bir hücre tipi çeşitliğini meydana getiren hücresel gelişimin ilk aşamalarını yeniden canlandırmanın yolunu bulmuşlar.
Yaşayan iki insandan alınan deri hücrelerini kullanan araştırmacılar, hücrelerin genomlarında yer alan ufak değişimleri (veya mutasyonları) tanımlayarak bu kişilerin hücresel soy hatlarını takip etmeyi başarmışlar.
Bu “somatik” veya kalıtılmayan mutasyonlar, bir insanın gelişimi sırasında hücrelerin her bölünüşünde ortaya çıkıyor. Herhangi bir mutasyonun izlerini taşıyan hücrelerin oranı, bu bölünmeler devam ettikçe azalıyor ve bilim insanları için, ilk hücrelere kadar takip edebilecekleri bir iz bırakıyor. Eğer bir mutasyonun izini taşıyan hücrelerin oranı yüksek olursa, bilim insanları bu mutasyonun hücrenin soy hattındaki daha erken bir dönemde oluştuğunu ve embriyonik gelişimin ilk zamanları sırasındaki ortak atasına yakın olduğunu biliyorlar.
Yale Çocuk Çalışmaları Merkezi’nde sinirbilim profesörü ve dün Science bülteninde yayımlanan makalenin eş yazarı olan Flora Vaccarino, “Vücutlarımız için olan bir soyağacı bulma sitesi gibi” diyor.
Örneğin araştırmacılar, cilt hücrelerindeki bazı mutasyonların embriyonik gelişimin erken dönemlerinde oluştuğunu biliyorlar çünkü bu hücreler yetişkinlerin kan, tükürük ve idrar örneklerinde de tespit edilebiliyor. İnsan vücudunda, bu özelleşen dokuların her biri farklı bir germ katmanından veya bir embriyodaki sinir sistemini, bağırsağı, kanı ve bağ dokuları oluşturan ilk farklılaşmış hücre tiplerinden ortaya çıkıyor.
Bulgular, embriyoda meydana gelen mutasyonların, vücudun yetişkinliğe kadar olan gelişimi boyunca her bir yavru hücre tarafından miras alınarak korunduğunu gösteriyor. Araştırmacılar da bu sayede, o bireylerin ilk soy ağaçlarını yeniden oluşturabiliyorlar.
Araştırmacılar ayrıca, ilk bölünmede farklılaşan hücrelerin de asimetrik olma eğilimi gösterdiğini bulmuşlar. Örneğin bir embriyoda oluşan ilk iki yavru hücreden biri, nihayetinde yetişkin vücudundaki hücre tiplerinin yüzde 90 kadar fazlasını meydana getiriyor. Diğer yavru hücre ise, temelde büyüyen embriyoyu besleyecek olan plasentayı oluşturmaya ayrılabiliyor.
Bill Hathaway/Yale Üniversitesi. Ç: O.
Hucre iskeleti ; mikrotubuller, arafliment, mikrotubullerden olusur, sitoplazmada bulunan ozel proteinlerin aralsrinda ki baglar kurup birleserek ipliksi yapilari yeniden olusturur bu sayede matriks yapi icinde ki kontraktil kofullar suyun fazladini disari atarken hucrenin icinde patlama olmasi i engeller cevrelemis zar ise ic yuxeyini genisleterek hateketliligi saglar. Bunlar yasamsal donguleri icinde bolunurler