Tam da piknik masasındaki sohbetlerde kullanılacak zamanlarda PNAS bülteninde yayımlanan yeni bir çalışma, evcil karpuzların kökenlerini yeniden yazıyor.
Karpuzların tüm türleri ile yüzlerce çeşidini temsil eden sera bitkilerine ait DNA’ları kullanan araştırmacılar, karpuzların çok büyük ihtimalle kuzeydoğu Afrika’da yetişen yabani ata mahsullerden geldiğini keşfetmiş.
Çalışmada, karpuzların Güney Afrika ağaçkavunu ile aynı sınıfa konduğu 90 yıllık bir hata da düzeltiliyor. Araştırmacılar Kordofan karpuzu (C. lanatus) şeklinde bilinen, Sudan’a özgü olan ve acı olmayan beyazımsı meyve etine sahip bir karpuz tipinin, evcilleştirilmiş karpuzların en yakın akrabası olduğunu belirlemiş.
Yapılan genetik araştırma, karpunuzun 4.000 yıldan fazla süre önce Nil Vadisi’nde tatlı şeklinde tüketilmiş olabileceğini akla getiren ve yeni yorumlanan Mısır’daki lahit resimleriyle tutarlılık gösteriyor.
Washington Üniversitesi Fen ve Sanat Fakültesi’nde biyoloji profesörü olan Susanne S. Renner şöyle aktarıyor: “DNA’ya dayalı olarak, bugün bildiğimiz (tatlı, sıklıkla çiğ yenebilen kırmızı etli) karpuzların, genetik olarak Afrika’nın batısındaki ve kuzeydoğusundaki yabani tiplerle en yakın akraba olduklarını bulduk.”
Talia Ogliore/St. Louis – Washington Üniversitesi. Ç: O.
