Eski Nükleer Silah Test Bölgesinde Radyoaktif Arı Yuvası Bulundu

0
İşçiler yuvayı ABD'nin Güney Karolina eyaletindeki Savannah Nehri'nde bulmuş ama içerisinde hiç eşek arısı yokmuş. Görüntü: Deposit Photos/David Acosta

‘Eşek arısı kadar öfkeliyim.’

Güvenlik çalışanları geçenlerde ABD’nin Güney Karolina eyaletinde bulunan ve artık faaliyet göstermeyen bir nükleer silah tesisini incelerken bilim kurgu gibi bir senaryo ile karşılaşmışlar. ABD Enerji Bakanlığına göre ekiplerden biri, 3 Temmuz’da Georgia eyaletinin sınırındaki Savannah Nehir Bölgesi’nde yasal federal sınırın 10 kat üzerinde bir radyasyon seviyesi sergileyen, radyasyona maruz kalmış bir eşek arısı yuvası tespit etmişler.

Böceklerin kaldığı bu tehlikeli yer, sıvı nükleer atıkla dolu bir dizi tankın yakınında bulunsa da ekip herhangi bir sızıntı tespit etmemiş. Bunun yerine uzmanlar, yuvanın Geiger sayaçlarını “olay yerindeki kalıntı radyoaktif kirlenme” şeklinde bilinen bir durum yoluyla tetiklediğini düşünüyor. Bu terimde, esasen bir tesis tam faaliyet halindeyken oluşan radyasyona maruz kalma kalıntısından bahsediliyor. Yetkililer sığınaklara gitmeye gerek olmadığını da söylüyorlar. Ölçüm yapanlar herhangi bir eşek arısı bulmasalar da yuvalara böcek ilacı sıkıp, bunları radyoaktif atık prosedürlerine göre bertaraf etmişler.

22 Temmuz tarihli Enerji Bakanlığı raporunda “Sahada başka bir eylem gerekmiyor” yazıyor. Ekip, “diğer faaliyet ve operasyonlarda” herhangi bir etki meydana gelmediğini de doğrulamış bulunuyor.

F Tank Tarlası’nda konumlu bir buharlaştırma sistemi. Görüntü: Michael Shaffer/Savannah Nehir Islahı

Savannah Nehir Görev Tamamlama’nın (SRMC) Aiken Standart‘a verdiği beyanda, “Yuvada hiçbir eşek arısı bulunmasa da tekil böceklerdeki kirlilik seviyesi önemli ölçüde düşük olurdu” açıklamasına yer veriliyor.

Islah organizasyonu şöyle ekliyor: “F Tank Tarlası 820 kilometre karelik Savannah Nehir Bölgesi’nin merkezinde yer alıyor. Genelde eşek arıları yuvalarından sadece birkaç yüz metre uzağa gidiyor.”

Aiken Standart‘a göre tesisin F Tank Tarlası, yerin yaklaşık 7 metre altına gömülü 22 karbon çelik tanktan meydana geliyor. 25- 30 metre genişliğindeki her bir tank, 3 milyon ila 5 milyon litre radyoaktif atık barındırıyor.

[İlgili: Nükleer radyasyondan nasıl korunursunuz?]

Savannah Nehir Bölgesi’ndeki ilk nükleer reaktör 1952 yılında çalıştırıldı ve plütonyum kuyuları üretmek için gerekli araçları meydana getirdi. Söz konusu kuyular, dönemin nükleer cephaneliğinin çekirdek bileşenlerinden biriydi. Tesise nihayetinde beş reaktör dahil edildi. Site esas faaliyetlerine 1988’de son vermeden önce 625 milyon litreden fazla sıvı nükleer atık meydana getirdi. Günümüzde Savannah Nehri nükleer tesis yakıtı üretirken, geriye kalan yaklaşık 128 milyon ton nükleer atık üzerinde ıslah çalışmaları yürütülmeye devam ediliyor.

Bölge onlarca yıldır tekrarlı şekilde hem çevre taraftarlarının hem de eyalet temsilcilerinin eleştiri oklarına hedef oluyor. Federal bir mahkeme, 2017 yılında Güney Karolina eyaleti tarafından eyaletin “nükleer atık boşaltma zemini” haline dönüştüğü gerekçesiyle açılan 100 milyon dolarlık bir davayı reddetmişti. Yıllarca açılan ilave davaların ardından Güney Karolina Başsavcısı Alan Wilson, kalan plütonyum atıklarına ilişkin federal hükümet ile 600 milyon dolarlık bir uzlaşma sağlamıştı.

Bu radyoaktif eşek arısı yuvası nispeten ufak bir mesele olsa da şimdiden yerel gözlemcilerin tepkisini çekmeye başladı. Associated Press‘e konuşan Savannah Nehir İzleme Komitesi’nin yürütücü başkanı Tom Clements, durum karşısında “eşek arısı kadar öfkeli olduğunu” söylüyor. Clements ayrıca resmi raporun en iyi ihtimalle eksik olduğunu çünkü kirlenme kaynağına yönelik ya da bölgede benzer şekilde radyasyona maruz kalmış yuvalar olup olmayacağına dönük yeterli detaylar sunulmadığını iddia ediyor. Raporda eşek arısının türü de yer almıyor. Hangi eşek arısı türlerinin olduğunu bilmek, diğer yuvaları aramak bakımından faydalı olabilirdi çünkü bazı eşek arıları yuvalarını çamurla inşa ederken, diğerleri başka malzemeler kullanıyor.

Yazar: Andrew Paul/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz