Japon balina avcıları 1940’lardan beri seyrek rastlanan, Baird gagalı balinadan daha küçük ve koyu renkli bir balina çeşidinden bahsediyorlar. “Karasu’’ ya da kuzgun adını verdikleri bu hayvan Namuro Boğazı’nda yalnızca nisan ile haziran ayları arasında görülüyor.
Bir grup Japon araştırmacı bahsi geçen efsanevi balina hikayeleri hakkında ön araştırma yaparken, ölü bir balina Bering Denizi’ndeki Alaska’ya bağlı St. George adası kıyılarına vurdu. Cesetle karşılaşan bilim insanları önce bunun bir Baird olduğunu düşünse de farklı sırt yüzgeci ve kafa yapısı ile daha koyu renkli olması nedeniyle cesedi tanımlayamadıklarını fark ettiler.
Bu marazi keşif Kaliforniya Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi Güneybatı Balıkçılık Bilimleri Merkezi’nden Philip Morin’e gönderildi. Halihazırda efsanevi karasunun izinde olan Morin ve ekibi, gelen örnekleri karşılaştırmak amacıyla kendi koleksiyonlarına eklediler. Smithsonian Enstitüsü, Los Angeles Tabiat Tarihi Müzesi ve Alaska Aleutian Adası Unalaska Lisesi’ndeki iskeletlerin ve kendi örneklerinin ışığında ekip, Marine Mammal Science dergisinde yeni türlerin isimlendirilmesinin yoluna dair bir çalışma yayımladılar.
Morin, National Geographic’e yaptığı açıklamada ‘’2016 yılında bile dünyamızda yeni şeyler -6 metreden bile uzun memeliler- keşfettiğimizi düşünmek çok heyecan verici.‘’ dedi.
Balinaların resmi bir inceleme yoluyla tanınması ve adlandırılması gerekse de, Morin ve ekibi 178 farklı numuneden DNA örneklemesi yaparak hangilerinin farklı tür olduğunu bulmuş gibiler. Karasu, Baird gagalı balinasının yaşam alanına benzer bir alanda yaşasa da DNA’sı yalnızca Güney Pasifik’te yaşayan Arnoux şişe burunlu balinasına daha yakın.
Bu olası yeni tür balina hakkında pek fazla şey bilinmiyor. Karasunun vahşi doğadaki haliyle ilgili yapılmış bilimsel bir çalışma yok. Efsanelerin haricinde hiçbiri canlı olarak gözlemlenmemiş. Diğer gagalı balinalar ile birçok benzerliği olabilir ve St. George cesedinin solunda bulunan köpek balığı ısırığına benzeyen yaralar, türün köpek balığınca zengin olan tropikal sulara göç ettiğine işaret edebilir.
Bu yeni çalışmanın eş yazarı ve Birleşik Krallık’taki Balina ve Yunus Koruma araştırma görevlilerinden Erich Hoyt olası keşfin deniz memelilerinin korunması için daha büyük bir çaba gösterilmesine işaret ettiğine inanıyor.
Basına verdiği demeçte Hoyt ‘’Gagalı balinaların yeni türünün bulunmasından yapılacak çıkarım, bizlerin bütün gagalı balina türlerinin ele alınışını tekrar düşünmemiz ve ne kadar az ortaya çıktıklarını da hesaba katarak etkin bir şekilde korunduklarından emin olmamız gerektiğidir. 2016 yılında yeni balina türleri keşfetmek çok heyecan verici ama aynı zamanda ne kadar az bildiğimizi ve bu türleri tam olarak çözebilmek için ne kadar çalışmamız gerektiğini de ortaya koyuyor.’’ dedi.
Beril Güzel Cangören
