Ordu sonunda bir hoverbike mevzilendiriyor. Fakat bu sefer denenmekten yoksun olmayacak. Star Wars yakalama sahnelerinde çokça gördüğümüz bu araç, bilim kurgusal bir söz veriyor: Yere yakın seyahat eden insanlar için hızlı sürüş, helikopterlerin geçemeyeceği dar alanlardan geçmek ve arabalar için zorlu koşullarda kullanışlı olmak. Ordunun süvari casusu yerine mekanik pegausus koyma fikri yeni değil: 1950’lerde modeller denemişlerdi. 10 Ocak’ta ordu, hoverbike (ya da Ordu Araştırma Laboratuvarı’nın açıklamasına göre “eşsiz, dikdörtgensel dörtlükopter”) ile ilgili son girişimini de yaptı.
Hoverbike ilk kez Malloy Havacılık tarafından inşa edildi ve orijinal olarak 2014’te ufak, robotik yolcular taşıdı. 2015’te Malloy, bir Amerikan şirketiyle TRV olarak da bilinen “Taktik Keşif Aracı” adlı yeni bir sürüm üzerine ortak oldu. Bu akronim o kadar verimsizdi ki “Pentagon için yapılmış bir terzi” gibi duruyordu. 2016’da Ordu Araştırma Laboratuvarı araç üzerinde gelişime imza attı. Hatta ismi de “Müşterek Taktik Hava İkmal Aracı” olarak değiştirildi.
İsim değişimi programın odağının değiştiğinin bir yansımasıydı. Kamuflajlı casus araçları uçurmayı hayal etmek kolayken insanların bu araçla gerçek hayatta ulaşımını sağlamak gayet zorlu bir görev. Şimdilik güçlü bir attan çok garip şekilli bir dronu andıran hoverbike çok kullanışlı olacak.
“Savaş alanında herhangi bir yerde askerler potansiyel olarak 30 dakikadan az sürede ikmal edilebilecek.” diyor Ordu Araştırma Laboratuvarı’ndan Tim Vong. Bilim kurgu süvarisinden çok bilim kurgu tevhit semerine benziyor, potansiyel olarak 360 kilogram mühimmat, yiyecek, tıbbi tedarik, ya da neye ihtiyaç varsa 201 kilometreye kadar bir menzilde tedarik edilebilir. Ayrıca bunu çok hızlı yapıyor. Saatte 96,6 km hızla yerden sadece 300 metre yükseğe kadar çıkıyor.
Henüz çok moda olmadığı için lojistik hoverbike’dan daha uygun bir seçim olabilir. Çünkü hâlâ kendine özel hassas noktaları var.
Çeviren: Çağla Mert
2015 yılında Milliyet Blogda yayınlanan bir fütüristik öykümde, dikine iniş – kalkış yapabilen ve arka bölümdeki jet motoru sayesinde 200 km.den 500 km.ye kadar hız yapma yeteneği olan “Ranger” adını verdiğim bir zırhlı savaş aracının hikayesini paylaşmıştım. Yukarıda anlatılan araç bunun bir prototipi olabilir.