ABD’li Bilim İnsanları, “Uzaylı” Mumya Ata’ya Karşı Olan Davranışları Yüzünden Eleştiriliyorlar

O, birinin kızıydı.

Uzaylı gibi görünüyor fakat, hikayesi çok daha tuhaf. Üstelik şimdi uluslararası bir hadiseye sebep oluyor.

Şili’deki bilim insanları ve hükümet yetkilileri, 22 Mart günü Genome Research bülteninde yayınlanan bir çalışmayı protesto ediyorlar.

Ancak itiraz ettikleri mesele, çalışmada varılan sonuçlar veya bilim değil, çalışmanın konusu olan, mumyalanmış Şilili bir kızın vücudu.

Uzaylılara meraklı olan insanlar, 2003 yılında keşfedilen ve 15 cm uzunluğunda olan Ata isimli bu iskelete kafayı epey takmışlardı.

Oscar Munoz isimli biri, bu küçük mumyayı Şili’deki Atacama Çölünün yakınındaki hayalet bir kasabada, deri bir çantanın içinde bulmuştu (mumyanın ismi Atacama Çölünden geliyor). Bulunduktan kısa bir süre sonra, Ata’nın geldiği yere dair çeşitli söylentiler çıktı.

Bakıldığında, Şilili mumya hem insan gibi görünüyor fakat bir bakıma da insana benzemiyor.

Ata, sanki bir bilim kurgu filminden fırlamış gibi, koni şeklinde bir kafa yapısına ve büyük göz çukurlarına sahip.

Mumya, hemen hemen 19 haftalık bir insan cenininin uzunluğunda. Fakat altı yaşındaki bir çocuğunkiler kadar olgun olan kemikleri var. Ayrıca sert dişleri var ve insanlar 12 çift kaburga kemiğine sahipken, onda sadece 10 tane bulunuyor.

Haliyle, uzaylı arayan insanlar da heyecanlanmaya başladı.

Sonuç olarak Şilili mumya, İspanyol bir iş adamının özel koleksiyonunda yerini aldı.

Mumyayı alan kişi, Dünya Dışı Zeka Çalışması Merkezinin kurucusu doktor Steven Greer’a onu incelemesi için izin verdi.

Bunun ardından Greer, Stanford Üniversitesinde bağışıklık uzmanı olan Garry Nolan’a, Ata’nın kemik iliği ve diğer genetik madde örneklerini verdi.

Nolan, 2013 yılında Ata’nın tamamen insan olduğuna karar vererek, uzaylı meraklılarını hayal kırıklığına uğrattı.

O zamanlar Science Magazine dergisine “Bu konuda hiç şüphe yok” demişti.

Konu kapanmıştı, değil mi? Pek öyle olmadı.

Bu hafta Nolan ve takımı, Genome Research bülteninde Şilili mumya hakkında yeni bir araştırma yayınladı. Araştırmacılar bu tezde, Ata’nın uzaylıya benzeyen görüntüsüne bir açıklama sundular: Yedi farklı genetik mutasyon vardı.

Nolan, National Geographic dergisine şöyle söylüyor: “Onun insan olduğunu anladıktan sonra sıradaki adım, bir şeyin nasıl böyle görünebileceğini anlamaktı.”

Şili buna kuvvetle karşı çıkıyor. Sıradaki adım, Ata’yı kendi ülkesine geri götürmek olmalıydı.

Nolan bulgularını 2013 yılında yayınladığında, Ata’nın artık kız olduğu biliniyordu ve hal böyle olunca, diğer herhangi bir insanın kalıntılarına sağlanan korumanın küçük mumyaya da verilmesi gerekiyordu.

Şili’deki Antofagasta Üniversitesinde biyolog olan Cristina Dorado, 25 Mart’ta Etilmercurio sitesinde yorum yazısı yayınlayarak, Nolan’ın son çalışmasında yer alan bir dizi yasal ve ahlâki sorundan bahsetti.

Kendisinin yazdığına göre söz konusu çalışmanın bilimsel değeri olsa da, bir insan vücudu üzerinde çalışma yapmanın yasal ve ahlâki sonuçlarını göz önünde bulundurmayı başaramamıştı.

Dahası araştırmacılar, Dorado’nun “La Noria’daki kız” diye adlandırdığı Ata’nın, muhtemelen sadece 40 yıl önce doğduğuna karar vermişlerdi; yani kızın anne ve babası hâlâ hayatta olabilirdi.

Dorado Genome Research bülteninden makaleyi geri çekmesini istedi fakat bu durum muhtemel görünmüyor.

Bültenin editörü Hilary Sussman, The New York Times gazetesine konuşarak, yayın organının “gelecek sayılarda eski insan kalıntılarının DNA’sı üzerinde çalışma yapmanın sorunlarına döneceğini” söyledi.

Diğer bir ifadeyle, şu anda böyle bir şey olmayacak.

Yine de Dorado bunun, “mumyalanmış vücutların yağmalanması ve satılmasının” ilk örneğiyle alakâsız olduğunu belirtiyor.

Genome Research bülteni, Ata makalesini geri çekmeyebilir ancak bu çalışmanın etrafındaki tartışmalar, insan kalıntıları üzerinde çalışma yapma konusunda ilerlemeyi düşünen diğer bilim insanlarının durup düşünmesini sağlayabilir.

Futurism