ABD’nin deniz piyadeleri amfibik değilse hiçbir şeydir. Gemiden karaya yürütülen savaşlardan sorumlu olan ABD ordusunun bu kolu, denizlerin ve karaların sınır noktalarında savaşmak için vardır. Gemiden karaya çıkarma yapmak ve çıkarma gerçekleştiği andan itibaren savaşabilmek Birleşik Devletler Deniz Piyadesi Birliği’nin ana görev tanımı ve var oluş sebebidir. Tabii yaklaşık 15 yıldır verilen “Teröre Karşı Savaş” da bu birliğin gelişmesine oldukça katkı sağladı. Deniz Piyadesi Birliği, gelecekte küresel ısınmadan dolayı gerçekleşmesi daha olası olan sahil savaşlarında daha etkin bir rol oynayabilmek için geliştirilecek olan yeni Amfibi Savaş Aracı prototiplerini hangi firmaların yapabileceğini duyurdu.
Birlik aslında yeni araç arayışlarına 2011’de başlamıştı. Zira ellerindeki ana amfibi araç olan Amfibik Saldırı Aracı 1970’lerden kalmaydı.
Yeterince yaşlanmış olan bu araç suyun içinde 16 km/saat ve karada ise 72 km/saate varan hızlarda seyredebilmekte. Arkasında, 3 kişilik kabin ekibi hariç, 21 personel taşıyabilen araçta ayırca bir bomba atar ve bir adet .50 kalibrelik makineli tüfek bulunmakta. Araç aynı zamanda karaya çıktıktan sonra 480 km’ye varan mesafeler katedebilmekte. İkinci Dünya Savaşı’nın simgelerinden olan Higgins botlarının üzerine bir geliştirme olarak çıkan bu araç, askerleri sadece sudan karaya ulaştırmakla kalmıyor; ayrıca askerlerle birlikte karada savaşıp, sahilin alınmasına katkıda bulunuyor.
Amfibik Saldırı Aracı’nı değiştirmek de aslında aynı prensibe dayanıyor. Yapılabilen şeyleri korurken, üstüne yeni kabiliyetler eklemek. Eski aracın en büyük eksilerinden biri, gemiden karaya çıkartma yapılırken 3,2 km açıklıktan suya inmesi gerekliliğiydi. Birçok anti-tank füzesi bu mesafeye yakın veya bu mesafenin üzerinde bir menzile hâlihazırda sahip. Bunun yanında, gemilerin karaya bu denli yakın olması, gemileri de birçok anti-gemi füzesine karşı savunmasız hâle getirmekte.
Geliştirilecek olan yeni Amfibi Savaş aracında ise taşınabilir personel sayısını azaltmak ancak suda gidiş mesafesini altı katına çıkarmak hedefleniyor. Bu da 19 km’lik bir mesafeden çıkarma yapılabilmesi anlamına geliyor. Selefinin aksine tekerlekleri bulunacak olan aracın aynı zamanda günümüz tehditlerinden kara mayınlarına ve el yapımı bomba sistemlerine karşı da dayanıklı olması amaçlanıyor.
Araç seçiminin bir sonraki aşaması kapsamında, savunma anlaşmasının taraflarından BAE ve SAIC, kendilerine ait Amfibi Savaş Aracı prototiplerinden en az 13 tane üretmek zorundalar (ekstra 3 tane üretmek ise seçeneğe bağlı). Son olarak seçilecek olan araç ise Deniz Piyadelerinin önümüzdeki yıllar içerisinde özellikle Pasifik bölgesinde çıkabilecek bir savaş dahilinde nasıl bir taktik izleyeceklerini tayin edecek. Eğer üretimde herhangi bir aksaklık olmazsa, yetenekli deniz piyadelerini 21. yüzyılın çatışmalarına taşıyacak olan araç, Amfibi Savaş Aracı olacak.