Yürütücü işlev şeklinde bilinen kendi davranışınızı kontrol etme kabiliyeti, bütünüyle kafanızda olmayabilir. Yeni bir kuram, bu kabiliyetin zihnin dışından gelen birçok etkiyle geliştiğini öne sürüyor.
Perspectives on Psychological Science bülteninde detaylı şekilde anlatılan kuram, matematik ve fizik bilimlerinden çıkan ve bulutların oluşumu, kuşların uçma kalıpları gibi karmaşık düzenli olguları açıklamak için kullanılan dinamik sistemler kuramına dayanıyor. Şimdiyse Washington Eyalet Üniversitesi’nde insan gelişimi yardımcı profesörü Sammy Perone önderliğinde çalışan bir araştırma takımı bunu, çocukların okula hazır olmasından sosyal ilişkilerine kadar her şeyde rol oynadığı gösterilen yürütücü işleve uyguluyor. Bu kabiliyetin gelişimi, yetişkinlikteki uzun vadeli sonuçlarla da bağlantılı.
“Yürütücü işlevin, aslında gerçekten de çevreden ipuçları alarak davranışınıza yön vermekle ilgili olduğunu öne sürüyoruz” diyor Perone. “İnsanlar olarak, hangi yoldan gitmenin uygun olduğuna karar verirken deneyimlerimizi ve ölçütleri kullanıyoruz. Dolayısıyla yürütücü işlev gelişimini teşvik etmek için, çocukların ipuçları ile uygun davranışlar arasındaki bu bağlantıları kurmasına yardımcı olmak istiyoruz.”
Bir sınıfın içerisinde bu ipuçları; duvardaki dekorlar, sözlü talimatlar veya masaların düzeni gibi şeyler olabilir. Çocukların elinde keskin kalem olması ya da sallanan bir sandalyeyi düzeltmek gibi çevredeki dikkat dağıtıcı unsurların ortadan kaldırılması da çocukların davranışlarını kontrol etmesine yardımcı olabilir. Buna ek olarak, bir çocuğun yeterli uyuyup uyumadığı veya yeterince yemek yiyip yemediği gibi normalde dışsal olduğu düşünülen fiziksel şeyler de Perone’a göre yürütücü işlevi etkileyebilir.
Sara Zaske/Washington Eyalet Üniversitesi. Ç: O.