Avustralya çapında yürütülen ve Journal of Dental Research bülteninde yayımlanan nüfusa dayalı bir takip çalışmasında, küçük çocukların florürlü suya maruz kalmasının, çocukların duygusal ve davranışsal gelişimi ile gençlik yıllarındaki yürütücü işlevleri üzerinde olumsuz bağlantılar sergilemediği gösteriliyor.
Queensland Üniversitesi Sağlık ve Davranış Bilimleri Fakültesi ile Diş Hekimliği Fakültesinde çalışan Profesör Loc Do’nun öncülük ettiği alışmada, çocukluğun erken dönemlerinde maruz kalınan florürlü suyun nüfus tabanlı bir örneklem üzerindeki etkileri incelenmiş. İncelenen ölçütler arasında, okul çağındaki yürütücü işlev ve duygusal ile davranışsal gelişim özellikleri bulunuyor. Uzun süreli takip çalışmasında, Avustralya’nın 2012-2014 yıllarında gerçekleştirilen Ulusal Çocuk Ağız Sağlığı Çalışması’ndaki veriler kullanılmış. Başlangıçta 5-10 yaşlarında olan bu çocuklar ile, 18 yaşına gelmeden önce 7-8 yıl sonra yeniden temasa geçilmiş.
Doğumdan beş yaşına kadarki florürlü suya maruz kalma süresi, ikamet geçmişinden ve musluk suyunda posta koduna dayalı florür seviyelerinden tahmin edilmiş. Çocukların duygusal ve davranışsal gelişimine dönük ölçümler Kuvvetler ve Güçlükler Anketi (SDQ) ile değerlendirilirken, yürütücü işlev ise Yürütücü İşlev Davranış Envanteri (BRIEF) ile ölçülmüş.
Kaynak: Uluslararası Diş Araştırmaları Birliği. Çeviren: Ozan Zaloğlu.