Temiz içme suyu, hayatın gerekliliklerinden bir tanesi. Fakat dünya çapında 2 milyardan fazla insan güvenli içme suyuna erişemiyor. Bu kişiler, tifo ve çocuk felci gibi ölümcül olabilen su kaynaklı hastalıklar kapma tehlikesiyle karşı karşıya. Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre iklim değişikliği, önümüzdeki beş yıl içinde su baskısı altında kalan alanların sayısını artırdıkça, tehlike altındaki bu popülasyonun da artması bekleniyor.
Bilim insanları, onlarca yıldır bu sorunu çözmeye uğraşıyor. Bazı çözümler, suyu etkili şekilde temizleme yönünden başarı sağlasa da; istikrarlı bir elektrik şebekesi bulunmayan insan topluluklarında, yüksek enerji gerektiren bu çözümleri hayata geçirmek zor olabilir.
Şimdiyse Avustralya ve Çin’de çalışan bir araştırma takımı, süzme işlemini ısı ya da elektrik yerine güneş ışığıyla başlatan, sürdürülebilir bir çözüm ileri sürmüş.
Acı ve tuzlu sudan tuzu çekmek üzere süper gözenekli bir malzeme kullanan bilim insanları, bir kilogram metal malzeme başına yaklaşık 150 litre sürdürebilir temiz içme suyu üretmeyi başarmışlar. Üstelik bu içme suyu, DSÖ’nün resmi olarak önerdiği sudan bile daha temiz olmuş. Bulgular, bugün Nature Sustainability bülteninde yayımlandı.
Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nde kimya mühendisliği profesörü ve çalışmanın baş yazarı olan Huanting Wang, takımın kullandığı bu yaklaşımda, gezegenin en bol bulunan kaynağından; güneş ışığından yararlanıldığını söylüyor. Araştırmacıların güneş ışığından güç alan bu yöntemi, acı ya da durgun suyun tuzunu önceki yöntemlere göre daha sürdürülebilir şekilde gideriyor. “Buharlaşma yoluyla gerçekleştirilen termal desalinasyon prosesleri yoğun enerji gerektiriyor. Ters osmoz gibi diğer teknolojiler de; yüksek enerji tüketimi ve membran temizliğiyle klor gideriminde kimyasal madde kullanımı gibi bir miktar engel barındırıyor” diyor Wang. “Güneş ışığı, Dünya üzerinde en bol bulunan ve en yenilenebilir enerji kaynağı.”