Hubble, Galaksilerin 10 Milyar Yıl Önceki Halini Gösteriyor

0
3D-DASH teknolojisiyle görüntülenen galaksiler. Görüntü: Lamiya Mowla

Panoramaya benzer şekilde oluşturulan gözlemler, gökbilimcilerin evrendeki en eski galaksilerden bazılarını gözlemlemesini sağlıyor.

James Webb Uzay Teleskobu son zamanlarda dikkatleri üzerine çekse de (özellikle de küçük bir uzay taşı çarptığı için), uzayı halen gözlemleyen Hubble sadık bir oyuncu olmaya devam ediyor. Geçenlerde Toronto Üniversitesinde çalışan Lamiya Mowla’nın öncülük ettiği bir gökbilimci takımı, Hubble’ın şimdiye kadar çektiği en büyük yakın kızılötesi görüntüyü yayınladı. Görüntü, Kozmolojik Evrim Gözlemi’nin (COSMOS) bütün alanını kapsayan bir bileşimden meydana geliyor.

COSMOS, galaksilerin evrim ve oluşumunu incelemek üzere tasarlanan gökbilimsel bir gözlem projesi. Max Planck Enstitüsü Gökbilim Bölümüne (MPIA) göre Hubble’ın çektiği bu fotoğraf, “Evrendeki yıldız oluşan bölgelerin haritasını çıkarmayı ve en eski, en uzak galaksilerin nasıl ortaya çıktığını öğrenmeyi sağlıyor.”

Neden önemli

Yakın kızılötesi dalga boyu, insan gözünün algılayabildiği sınırın hemen ötesinde yer alan en uzun ve en kızıl dalga boyu. Bu dalga boyunu kullanan gökbilimciler, evrenin en eski galaksilerinden bazılarını inceleme fırsatı elde ediyor. Araştırmacılar yeni görüntüyü oluştururken, “Samanyolu galaksisinin ötesine uzanan galaksilerarası çalışmalar için en zengin veri alanlarından biri” olarak düşünülen 3D-DASH (kayma ve geçiş) teknolojisini kullanmışlar. 3D-DASH; yüksek oranda aktif kara delikler, çarpışma güzergâhında ilerleyen galaksiler ve devasa galaksiler gibi olguların belirlenmesini sağlıyor.

MPIA’da veri bilimi müdürü ve çalışmanın baş araştırmacısı olan Ivelina Momcheva, “3D-DASH, COSMOS alanındaki benzersiz gözlemlere yeni bir katman ekliyor ve önümüzdeki on yılda yürütülecek uzay gözlemleri için bir sıçrama tahtası vazifesi görüyor” diyor. “Gelecekteki bilimsel keşiflere kısa bir bakış atmamızı sağlıyor ve bu büyük veri setlerini analiz etmek için yeni yöntemler geliştirmemizi mümkün kılıyor.”

Daha önce 3D-DASH ile sadece yerden görüntü üretilebiliyor ve sonuçlar düşük çözünürlükte oluyormuş. Bu durum ise gökbilimcilerin gözlemleyebildiği şeyleri sınırlıyormuş. Şimdiyse bu bilginin Hubble teleskobundan toplanabilmesi, üzerinde çalışılacak yeni olasılıklara kapı aralıyor.

“Mevcut görüntüleri kullanarak, bu son derece nadir olayları incelemek çok zordu” diyor Lamiya Mowla. “Bu büyük gözlemin tasarımına ilham olan da buydu.”

3D-DASH ile oluşturulan son görüntü, Hubble’ın standart görüş kabiliyetinden sekiz kat daha geniş. Görüntü, bir fotoğrafçının birden fazla fotoğrafı birbirine ekleyerek panoramik bir görüntü oluşturmasına benzer şekilde meydana getirilmiş. Bu veriler, nadir cisimlerin keşfedilmesinde ve tamamen işler hale geldiği zaman JWST için hedefler belirlenmesinde bilim insanlarına yardımcı olacak. Fakat JWST’nin gelecekte Hubble’ın yaptıklarını geride bırakıp bırakmayacağını merak edenler varsa; o kadar hızlı değil.

MPIA, bir basın bülteninde şöyle yazıyor: “Hubble’ın halefi JWST, muhtemelen bu rekoru kıramayacak. JWST, küçük bir alanın ince detaylarını yakalamak üzere hassas, yakın çekim görüntüler için inşa edildi.”

Uzay meraklıları, 3D-DASH’ı kendileri de kurcalayabilir. Halka açık internaktif çevrim içi bir model bulunuyor. Modelde, çeşitli veri dizilerinin keşfedilmesi sağlanıyor.

 

Yazar: Marissa Wu/Popular Photography. Çeviren: Ozan Zaloğlu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz