İklim ve bulaşıcı hastalıklar, birbirleriyle her zaman yakından ilişkili olmuş.
1. Dünya Savaşı’nın büyük bir bölümünde, Avrupa genelinde acımasız hava koşulları hakimmiş. Sel gibi yağan aralıksız yağmurlar, savaş meydanlarını çamura dönüştürüp hendekleri ve tünelleri suyla doldurmuş. Sert soğukluktaki geceler ise soğuk ısırması getirmiş.
Yeni araştırmada belirtildiğine göre bu koşulların sebebi, altı yıl boyunca devam eden ve nadir görülen bir iklim anormalliği olabilir. Buz çekirdeklerinin yanısıra tarihsel hava durumu ve ölüm kayıtlarını da inceleyen araştırmacılar, Atlantik Okyanusu’ndan gelen soğuk hava dalgalarının 1. Dünya Savaşı’ndaki ölüm sayısını artırdığını ve (500 milyon insana bulaşarak, en az 50 milyon insanı öldüren) 1918 grip salgınını daha kötü bir duruma getirmiş olabileceğini belirlemişler.
Bulguları Perşembe günü GeoHealth bülteninde sunan ve Harvard Üniversitesi ile Maine Üniversitesi İklim Değişikliği Enstitüsü’nde iklim ve sağlık bilimci ile tarihçi olan Alexander More şöyle söylüyor: “1. Dünya Savaşı’ndaki hava koşullarının, özellikle de bazı savaşlar sırasında berbat olduğunu hep biliyorduk… Fakat gerçekte neler olduğunu hiç bilememiştik; bu soğuk havaya neyin sebep olduğunu ve bu durumun ne kadar uzun sürdüğünü bilmiyorduk.”
More ve meslektaşları cevabı bulmak için, İsveç-İtalyan Alpleri’nden çıkarılan bir buz çekirdeğini incelemişler. Bulduklarına göre; oluşum süreci 1914’ten 1919 yılına uzanan buzun içerisinde, olağandışı miktarlarda yüksek sodyum ve klorin muhafaza olmuş. Bu durum, Avrupa üzerinde tuzlu deniz havasının gezdiğini gösteriyor. Bu bölge genelde İzlanda civarından gelen soğuk rüzgarlar ile Azorlar’dan kuzeye doğru giderken özgün kırmızı renkli Sahra tozunu toplayan sıcak, kuru rüzgarları karşılıyor. “Genel olarak, elinizde böyle bir ileri, bir geri giden şeyler var” diyor More. “Bu iklim anormalliği sırasında, İzlanda’nın düşük basınçlı sistemi ciddi anlamda baskın olmuş ve uzun bir süre Avrupa’nın üzerinde kalmış.”
Kate Baggaley/Popular Science. Ç: O.