İklim Değişiklikleri Ne İfade Ediyor?

0

18970323232_e1b5bc71f7_o

İklim değişikliği konusu günlük hayatlarımızda pek yer almasa da aslında hayli büyük, önemli ve geniş bir alana sahip. Günden güne, belirli bir düzeni olan iklim desenleri yerini tahmin edilemez ve normalin dışında hava koşullarına bırakıyor. Çoğu insan Antarktika ya da Grönland’daki buzul ve buz tabakasını hiç görmedi. Ve bu havadaki yükselen karbondioksit gazını göremememiz gibi bir durum değil; gerçekten görünmüyorlar!

Peki, eski duruma nasıl tekrar erişilebilir? Eğer başkan Obama olsaydınız ve son aylarınıza iklim değişikliği hakkında bir reform sıkıştırmaya çalışırken karşınıza “ İklim Değişikliklerinin Amerika’da Yaşayan İnsanların Sağlığına Etkileri: Bilimsel Bir Değerlendirme” adlı dehşet verici bir rapor çıksa.

Rapor, 3 yılın üzerinde bir süredir, Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı(EPA), Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi(NOAA) ve Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı(DOD) gibi devlet kurumları tarafından, iklim değişikliğinin bu ülkede yaşayan insanlara sert ve iç açıcı olmayan etkilerini ortaya çıkarmak için hazırlandı.

Bununla birlikte bütün dünyada da yapılan çalışmalar, zamanla ısı dalgalarının sıcaklıkları ve sıklıkları arttıkça, sıcaklık sebepli ölümlerin artacağı yönünde.  Rapordaki tahminlere göre, sıcaklığın sebep olduğu ölümler 2030 a kadar 11.000 ya da 2100 e kadar 27.000 kadar artacak.

2030 uzak bir gelecek değil, sadece 14 yıl sonra!

İklim değiştikçe, hastalık taşıyan böceklerin daha geniş alanlara yayılmaları ve daha uygun habitat arayışı için göç etmeleri bekleniyor. New England bölgesindeki Lyme hastalığı, sıcaklığın değişmesiyle kenelere elverişli bir ortam sağlamış olan ortabatıya çoktan sıçramış bile.

Eğer hava kirliliği önlenememişse, polen ve alerjenlerin de yüksek oranda artması olası. Ayrıca daha yüksek sıcaklık, çiçekli bitkilerin daha geç sürede büyümesine sebep oluyor. Bunun sonucunda, daha ılık bir sonbaharla birlikte, uzun süren polen sezonu yüzünden daha çok hapşırıyoruz. Araştırmacılara göre, alerji ve astım sebebiyle hastaneye kaldırılma, 2030 a kadar artacak.

Bu çok uzak bir gelecek değil. 2030 sadece 14 yıl uzakta. Maalesef, iklim değişikliğinden en çok etkilenecek insanlar, zaten şu an zayıf ve korunmasız olanlar. Klimaya sahip olma imkanı olmayanlar, çevresel bozulma ve tehlikelerden kaçıp başka bir bölgeye yerleşecek durumu olmayan insanlar daha fazla problem yaşayacak. Kültür veya dil farklılığı yüzünden güvenli sağlık hizmetlerine ulaşamayan ve kronik hastalıkları olan çocuklar ve yaşlılar daha fazla acı çekecek.

Kısacası, bunlar güzel haberler değil. Rapor sadece durumun ne kadar vahim olduğunu gösteren şok edici birkaç tahmin yapıyor. Ama kendimizi mutsuzluk ve umutsuzluğa sürüklemeye gerek yok. Öğretici programlarla iklim değişikliğinin öneminin farkındalığını arttırmak, zararlarını en az indirmek için çalışmak seçeneklerden sadece birkaçı. Yerimizde oturup, kapımıza kadar gelmesini beklemek yerine, gelecek için önlem almalıyız.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz