İnsanların beyinlerinde, görünüşe göre diğer primatlarda bulunmayan fazladan bir bölüm olabilir. Yakında çıkması beklenen beyin anatomisi atlası için, insan beyninin bölümlerini özenle görüntüleyen bilim insanları, beyinde daha önce bilinmeyen bir yapı tanımlamışlar.
Avustralya Sinirbilim Araştırması (NeuRA) kurumunda çalışan sinirbilimci George Paxinos ve araştırma takımı, yaptıkları keşfe endorestiform çekirdeği adını vermişler; çünkü söz konusu yapı, (restiform kütlesi olarak da adlandırılan) alt beyin sapçıklarının içerisinde (endo) yer alıyormuş. Yapı, beynin omurilik ile buluştuğu yerin yakınında, beynin kökünde bulunuyormuş.
Bu bölge, vücutlarımızdan duyusal ve motor bilgiler alarak; duruşumuzu, dengemizi ve hareketlerimizi düzeltmekle ilişkiliymiş.
Paxinos, ScienceAlert sitesine şöyle söylüyor: “İç beyincik sapı; omurilik ve beyinsapından, beyinciğe bilgi taşıyan bir nehre benziyor”
“Endorestiform çekirdeği, bir grup sinirden oluşuyor ve bu nehirde bulunan bir ada gibi duruyor.”
Adelaide Üniversitesi’nde çalışan ve bu çalışmaya katılmayan sinirbilimci Lindsey Collins Praino, Paxinos’un yaptığı keşfin “ilginç” olduğunu söylüyor.
“Endorestiform çekirdeğinin, [alt beyin sapçıklarının işlevlerinde] kilit bir rol oynayabileceği düşünülebilir fakat, bunun gerçek önemini henüz bilemeyiz” diye de ekliyor.
Paxinos, üzerinde çalıştığı en son sinir anatomi atlası için, beyin dokularının görüntüsünü daha net (ve kesinlikle daha hoş) hale getirmek amacıyla geliştirdiği ve nispeten yeni olan bir beyin boyama yöntemini kullanırken, bahsi geçen beyin yapısının mevcut olduğunu doğrulamış.
Bu boyalar, oluşturulan hücre ürünlerini etkin bir şekilde hedef alıyormuş. Beyindeki nörotransmiterler gibi kimyasallar olan bu ürünler, beyin dokularının haritasını sunuyormuş. Bu durum, sinir gruplarını geleneksel olarak hücrelerin görünüşüne göre ayırmak yerine, işlevlerine göre ayırt etmeye yardımcı olarak; beynin kimyasal mimarisi olarak bilinen şeyi ortaya çıkarıyormuş.
Paxinos şöyle açıklıyor: “Endorestiform çekirdeği, asetilkolinesteraz [enzimi] ile yoğun şekilde boyandığı için çok belirgin görünüyor. Hatta etrafındaki alanlar negatif olduğu için daha da belirgin hale geliyor”
“Sanki ben çekirdeği keşfetmedim de, çekirdek beni keşfetti.”
Aslında Paxinos, endorestiform çekirdeğinin mevcut olduğuna dair onlarca yıldır ipucu alıyormuş. Paxinos ve meslektaşları, terapik anterolateral kordotomi isimli bir işlemde (belkemiğine ait güzergâhların kesilerek, olağanüstü ve tedavi edilemeyen ağrıdan kurtarmayı hedefleyen bir ameliyat); omurgadan gelen uzun liflerin, endorestiform çekirdeğinin bulunduğu yerin yakınında bitiyor gibi göründüğünü fark etmişler.
“Anterolateral kordotomilerden ve laboratuvarımda kullandığım kimyasal boyalardan bana bakıyordu” diyor Paxinos.
Bu yakalanması zor olan beyin bölgesinin konumu, Paxinos’un, onun ince motor kontrolüyle ilişkili olduğundan şüphelenmesine yol açmış; bu yapının, ipek maymunları ve al yanakları maymunlar da dahil olmak üzere diğer hayvanlarda henüz tanımlanmamış olması da, böyle bir şeyi destekliyormuş.
“Müzik yapmayı seviyor olsalar bile, bir şempanzenin bizim kadar hünerli bir şekilde gitar çalabildiğini hayal edemiyorum” diye belirtiyor Paxinos.
İnsanlarda, şempanzelerin en az iki katı kadar büyük beyinler varmış (1.300 grama karşılık 600 gram). Ayrıca beynimizde, hareket için sinyal gönderen sinirsel güzergâhların da daha büyük bir kısmı, motor sinirler ile doğrudan bir bağlantı sağlıyormuş; bu oran bizde yüzde 20 iken, diğer primatlarda yüzde 5’miş.
Bu yüzden endorestiform çekirdeği; henüz bunu söylemek için çok erken olsa dahi, sinir sistemimizdeki bir başka benzersiz nitelik olabilirmiş. Paxinos, yakında şempanzeler üzerinde bazı çalışmalar yapmaya koyulacakmış.
Endorestiform çekirdeğinin hangi işlevi yerine getirdiğini keşfetmek için, daha yüksek çözünürlüğe sahip olan ve canlı bir insan üzerinde çalışma yapabilen MRI’ları beklemek zorunda olabiliriz.
Atlas için üzerinde çalışma yürütülen normal beyinler ile, bilinen anormallikleri olan insanların beyinleri arasındaki farkları karşılaştırmak da bazı fikirler sunabilir.
Collins Praino şöyle söylüyor: “Sinir anatomisi; hem normal hem de anormal bir işlev bilgisini üzerine kurduğumuz temel vazifesi gördüğü için çok önemli. Fakat bu defa, söz konusu keşfin, nörolojik veya psikiyatrik hastalıklar için ne gibi sonuçlar barındırdığını bilmek imkânsız görünüyor”
“Gelecek yıllarda bu çekirdeğin işlevi üzerine yapılacak araştırmalar, bu soruları cevaplamanın anahtarı olacaklar.”
52 tane beyin haritası kitabı bulunan Paxinos, yeni boyama yöntemini kullanarak, beyinlerimizi en ince detayına kadar araştırmaya devam etmeyi; daha fazla bölüm bulmayı ve bunları türler arasında karşılaştırarak, nasıl çalıştıkları konusunda daha fazla şey anlamayı planlıyor.
Bu keşif henüz hakem denetiminde incelenmedi, fakat yeni beyin bölgesinin ayrıntıları, Paxinos’un İnsan Beyinsapı: Sitoyapı, kemoyapı, miyeloyapı başlıklı son atlasında bulunabilir.
ScienceAlert