İtalya’nın dağ kasabası L’Aquila 2019’un Nisan ayında bir depremle sarsıldığında, çok az kişi karbondioksidin bu depremle ilişkili olduğunu düşünmüştü. Fakat yerbilimciler, doğrudan konuyu araştırmaya başlamışlardı.
İtalya Ulusal Jeofizik ve Volkanbilim Enstitüsü’nde çalışan bir araştırma takımı, L’Aquila depreminin hemen sonrasında civardaki nehirlerde fokurdayan karbondioksidi ölçmeye başlamış ve bu sismik şoku, plato tektoniği dışında hangi dünyasal süreçlerin tetiklemiş olabileceğini bulmaya çalışmışlardı.
Nehir sularından örnek almaya 2018 yılına kadar devam etmişler ve derinlerden çıkan çözünmüş CO2 gazının nabzıyla, sismik faaliyet kayıtlarını karşılaştırmışlardı. Bu sürede bölge, iki tane daha büyük depremle karşılaşmıştı.
L’Aquila, İtalya yarımadasında boylu boyunca uzanan Apennine sıradağında yer alıyor. L’Aquila’nın altında, Roma’nın kuzeydoğusunda; yüzey pınarlarına giden iki yer altı suyu kaynağı bulunuyor. Araştırmacıların yer altından çıkan CO2’yi ölçebildiği yer burası.
Deprem bölgelerindeki CO2 çıkışları, daha önce Apennineler ve başka yerlerde de ölçülmüş (örneğin, Etiyopya’yı Mozambik boyunca kesen Doğu Afrika yarığındaki bazı noktalarda).
Fakat on yıl süren bu jeokimyasal inceleme, gömülü halde duran ve zamanla nehirler ya da yarıklar yoluyla fay hatlarından kaçan CO2 ile depremler arasındaki ilişkiyi ilk defa ortaya çıkarıyor. Yer altındaki CO2’nin, tam olarak ne kadar kuvvetli olabileceğini ve geleceğe yönelik deprem tahminlerini destekleyebileceğini gösteriyor.
Clare Watson/ScienceAlert. Ç: O.