Jüpiter ile uydularının etrafında dört yıldır dönmekle ve onları gözlemlemekle meşguldü, fakat bilimsel uzay aracı Juno’nun hâlâ paylaşacağı bazı sürprizler var. İlk defa, Güneş Sistemi’ndeki en sıradışı cisimlerden birinin; Jüpiter’in uydusu Ganymede’in kuzey kutbunu görüntüledi.
Yeni görüntülerin ortaya çıkardığına göre burada, Jüpiter’in manyetosferinden gelen sürekli bir plazma yağmuru, uydunun buzlu yüzeyini çarpıcı biçimde değiştirmiş.
Ganymede, aslında epey ilginç bir cisim. Güneş Sistemi’nin tamamındaki en büyük ve en ağır uydu. 5.268 kilometre genişliğindeki bu uydu, boyutuyla tüm cüce gezegen sınıfını geride bırakıyor; hatta Merkür’den bile daha büyük (fakat daha ağır değil; çünkü Merkür yoğun. Kendisi meyveli bir gezegen keki gibi).
Sıvı bir demir çekirdeğinin etrafını saran sıvı bir okyanusun çevrelediği donuk bir katmanla birlikte, su buzundan ve silikat kayadan oluşuyor. Bu çekirdeğin, Ganymede’i farklı kılan başka bir özellik daha sağladığı düşünülüyor; kendisi Güneş Sistemi’nde, (çekirdekteki konveksiyon ile oluşan) kendi manyetosferine sahip tek uydu.
Ganymede gezegensel manyetik alan içerisinde Jüpiter’in etrafında döndüğü için, uydunun manyetosferi de onun içinde yer alıyor. Bu durum, plazma parçacıkları (çoğunlukla elektronlar) karmaşık manyetik alan hatları boyunca hızlandıkça epey kuvvetli plazma dalgaları meydana getiriyor.
Manyetik alan hatları boyunca meydana gelen bu hızlanmanın bir başka etkisi daha var; aurora. Dünya’da, bu gibi parçacıklar kutup bölgelerine kadar kanalize oluyor ve burada, atmosferin yüksek kısımlarındaki atomlarla etkileşime girerek büyüleyici ışık gösterileri (Kuzey Işıkları) sergiliyorlar.
Michelle Starr/ScienceAlert. Ç: O.