Kısa cevap: Evet ama sadece geceleri.
Texas Monthly dergisi, 1975 yılında ABD’deki Houston şehrinin neden ülkedeki en sıcak yer haline geldiğini açıklamaya çalışan bir makale yayımlamış. Makalede şöyle yazıyor: “Isı üreten cihazlardan biri de, tam da ısıyı gidermek için tasarlanan bir makine: Klima.” Klima üniteleri, binaların içerisindeki sıcaklığı dışarıdaki havaya aktaran ve bu sırada da elektrik kullanan cihazlar. Bunun sonucunda, dışarı atılması gereken atık ısı üretiyorlar.
İklimbilimciler de yıllardır bu etkiyi ölçmeye çalışmış. Japonya’daki Okayama Bilim Üniversitesi’nde çalışan Yukitaka Ohaşi, 2007 yılında klimaların Tokyo şehir merkezindeki sıcaklıkları 1°C kadar fazla yükseltebildiğini keşfetmiş. 2013 yılında yürütülen ve Paris sokaklarındaki sıcaklıkların örneklendiği bir başka çalışmada, söz konusu etkinin en çok gece görüldüğü bulunmuş. Klimalar en çok Güneş’in tepede olduğu vakitler kullanıldığı düşünüldüğünde, şaşırtıcı bir sonuç.
Bunun sebebi, atmosferik sınır tabakasının (atmosferin Dünya yüzeyi ile temasta olan kısmı) gündüzleri en kalın durumda olması ve bizim oluşturduğumuz fazladan ısının yukarı doğru yayılması. Fakat bu katman, geceleri 1,5 ila 2 kilometreden 100 metreye kadar iniyor. Bu sebeple ısı yüzeye yakın kalıyor.
Bilim insanı Francisco Salamanca ve Arizona Eyalet Üniversitesi’nde çalışan meslektaşları, 2014 yılında yayımlanan bir makalede klimaların Phoenix şehrindeki yüzey hava sıcaklıkları üzerinde meydana getirdiği etkileri modellemişler. Gece vakti 2°C civarı bir artış olduğunu ve gündüzleri fazla artış yaşanmadığını keşfetmişler. Fakat durun, klimanızı hemen atmayın. “Bunun çözümü, klimaları kapatmamak” diyor Salamanca. Klima sistemleri, özellikle de bunaltıcı yaz dönemlerinde hayatınızı kurtarabilir.
Ancak bir alternatif var: Fazladan ısının, şehrin atık su sistemine sevk edilmesi. Daha yüksek ısı kapasitesi sayesinde su, havadan yaklaşık dört kat daha fazla enerji taşıyabiliyor. Salamanca, bu işin doğru yapılması halinde sokaktaki sıcaklıkları azaltacağını söylüyor.
Yazar: Daniel Engber/Popular Science. Çeviren: Ozan Zaloğlu.