Kan nakli hayat kurtarıyor fakat bu değerli sıvı, dünya genelinde yeterli miktarda bulunamıyor. Peki ya nakillerde her zaman kan gerekmeseydi?
Vücudun birbiriyle etkileşim gösteren fizyolojik ve biyokimyasal süreçleri (kırmızı kan hücresi nakline yanıt olarak damarların genişlemesi, kanın yoğunlaşması ve akım oranındaki değişikler de dahil) üzerine geliştirilen yeni bir model, kansızlık hastalarının veya kanında düşük oksijen bulunan kişilerin kan yerine geçen ve daha kolay bulunan maddelerin nakledilmesiyle etkili şekilde tedavi edilebileceğini gösteriyor.
Stanford Üniversitesi ve San Diego – California Üniversitesinde çalışan araştırmacıların eş yazarları olduğu makale, altı gün önce Journal of Applied Physiology bülteninde yayımlandı.
Farklı bir sıvının kullanılması, kan naklinde meydana gelen zararlı bir sonucu da ortadan kaldırabilir: Kan kullanımının, olumsuz yan etkileri yüzünden on yılda kullanılan ünite başına ömrü yüzde 6 azalttığı gözlemlenmiş.
Stanford Üniversitesi Dünya, Enerji ve Çevre Bilimleri Fakültesinde (Stanford Earth) enerji kaynakları mühendisliği doktora öğrencisi olan baş yazar Weiyu Li, “Gerçek kan yerine, maliyetleri azaltan ve kan naklinin olumsuz etkilerini ortadan kaldıran ikame bir madde kullanabiliriz” diyor.
Yazar: Danielle Torrent Tucker/Stanford Üniversitesi. Çeviren: Ozan Zaloğlu.
